A. MADENCİLİK
Yerkabuğunun farklı derinliklerinden çıkarılan, ekonomik değer taşıyan mineral ve elementlere maden denir. Türkiye’de madencilik faaliyetleri 1935 yılında kurulan M.T.A. ile özel sektör tarafından yürütülmektedir.
Madenler yerden filiz adı verilen bileşimler halinde çıkarılır . Bunlara maden cevheri denilmektedir. Madenler doğada çok az saf halde bulunmaktadır. Maden ocaklarında toprak ve başka madenlerle karışık olarak çıkarılan ve henüz işlenmemiş olan maden cevherlerine tuvanün cevher denmektedir. Madendeki cevher oranına ise tenör adı verilir. Madenin yer altındaki miktarına rezerv adı verilir. Maden yatakları bakımından ülkemiz 29 çeşit ile dünyada ilk on ülke arasında yer almaktadır. Fakat maden rezervlerimiz zengin değildir.
Madencilik alanında ilk sistemli ve geniş ölçülü araştırma 1935 yılında Maden Teknik veArama Enstitüsünün kurulması ile başlamıştır. Türkiye madenleri ile ilgili büyük bir kuruluşta Etibank’tır. Cumhuriyet döneminde bulunan madenlerin işletilmesi görevi bu bankaya bırakılmıştır. Bir bölgede maden yatağının bulunması o yerin işletmeye açılmayası için gerekli değildir. Her hangi bir maden yatağının işletmeye açılması için gereken belli başlı özellikler şunlardır:
a) Madenin içindeki metal oranının yüksek olması gerekir
b) İşletilecek maden rezervinin fazla olması gerekir
c) Ulaşım imkanlarının iyi olması gerekir
d) Madenin sanayide kullanılabilir olması gerekir
TÜRKİYE’DE ÇIKARILAN ÖNEMLİ MADENLER
Demir: Modern sanayinin ana metali demirdir. Kullanım alanı oldukça geniştir.
Çıkarıldığı yerler: Divriği –Gürün (Sivas), Hekimhan-Hasan çelebi (Malatya), Çam dağı (Sakarya) , Edremit-Havran-Eymir-Ayvalık-Ayazmant (Balıkesir), Torbalı(İzmir), Simav- (Kütahya), Kırıkhan-Payas(Hatay), Bingöl,Kahramanmaraş,Düzce, Kayseri. Doğu Anadolu Bölgesi demir madeni bakımından Türkiye’de ilk sıra gelmektedir.
İşlendiği yer : Karabük, Ereğli, İskenderun demir çelik fabrikaları.
Bakır: Bakır madeni yatakları genellikle çinko ve kurşun yataklarıyla birlikte bulunur. Elektrik ve elektronik sanayisinde kullanılır. Bakır mutfak eşya yapımına kullanılır.
Çıkarıldığı yerler: Murgul(Artvin),Küre(Kastamonu),Ergani –Maden (Elazığ), Çayeli (Rize),
İşlendiği yerler: Maden Ergani bakır işletmeleri, Murgul bakır işletmeleri, Samsun Karadeniz bakır işletmeleri.
Krom: Çok sert ,çok iyi cilalanabilen ve paslanmayan bir maden olduğu için , madeni eşya yapımında büyük önem taşır. Dışarıya en çok satılan madendir. Kaplamacılıkta ve çelik yapımında kullanılır.
Çıkarıldığı yerler: Guleman(Elazığ) , Fethiye – Milas – Marmaris – Dalaman Köyceğiz(Muğla) , Acıpayam (Denizli) , Orhaneli (Bursa) ,Kayseri , Eskişehir Kütahya , Kahramanmaraş , Aladağ(Adana)
İşlendiği yerler :Antalya ve Elazığ’daki ferrokrom tesisleri
Krom yatakları altı ana bölgede toplanmıştır.
Fethiye, Köyceğiz, Denizli
Alacakaya (Guleman) (Elazığ)
Bursa, Eskişehir
Adana, Kayseri, Mersin
İskenderun, Kahraman Maraş, İslahiye
Kopdağı (Doğu Anadolu)
Krom madeni Antalya ve Guleman’daki ferro-krom tesislerinde işlenmektedir.
Boksit: Alüminyumun hammaddesi olan boksit çok hafif olduğundan uçak sanayiinde, otomobil, ev, elektrik malzemesi yapımında kullanılır.
Boksit yatakları Seydişehir (Konya), Akseki (Antalya) İslahiye (Gazi Antep) ve Milas (Muğla) civarında bulunur. Buralarda çıkarılan boksit, Seydişehir alüminyum tesislerinde işlenmektedir.
Bor Mineralleri: Sanayide sayısız denilebilecek kadar çok çeşitli işlerde kullanılmaktadır. Bor minerallerinden elde edilen boraks ve asit borik özellikle nükleer alanda jet ve roket yakıtı , sabun deterjan lehim, fotoğrafçılık tekstil boyaları , cam, elyaf ve kağıt sanayiinde kullanılmaktadır. Dünya rezervinin %80’ni Türkiye’dedir . Üretim bakımından dünyada 2006 dan beri birinci sıradayız. Rezerv bakımından TÜRKİYE birinci sıradadır Bor minerallerinin üretimi dış isteğe bağlıdır.
Çıkarıldığı yerler: Bigadiç-Susurluk-Sultançayırı (Balıkesir) , Mustafakemalpaşa (Bursa) Emet( Kütahya), Seyitgazi (Eskişehir).
Kükürt: Kükürt gübre, kimya ve boya sanayiinde kullanılır. Ayrıca kauçuğun işlenmesinde ve sülfirik asit üretiminde de kullanılır.
Ülkemizde kükürt yatakları Keçiborlu (Isparta) ve Milas (Muğla) çevresinde bulunmaktadır.
Zımpara Taşı: Çeşitli kesici, torpüleyici ve silici aletlerin yapımında kullanılan zımpara taşı yönünden ülkemiz çok zengindir. Tire (İzmir), Manisa, Söke (Aydın), Milas (Muğla) ve Tavas (Denizli) da çıkarılır.
Barit: Suda erimeyen bir maden olduğundan boya, deri, kimya, cam ve kauçuk sanayiinde kullanılır. Ülkemiz barit yatakları bakımından zengin sayılır. Antalya, Muş, Gazi Antep ve Eskişehir çevresinde barit yatakları bulunmaktadır.
Tuz: Türkiye tuz yatakları bakımından son derece zengindir. Kaya tuzu yatakları üçüncü jeolojik zamanda, kapalı göl havzalarında suların buharlaşması ile oluşmuştur. Son yıllarda tuz üretimimiz üç kat artmıştır.
Türkiye’deki tuz üretiminin çoğu, Tuz Gölü ile İzmir Çamaltı tuzlasından sağlanır. Kaya tuzu yatakları, Çankırı, Kars, Iğdır ve Nevşehir çevresinde bulunmaktadır.
Cıva: Tek sıvı madendir. Zirai ilaç yapımında, kâğıt sanayiinde, suni gübre üretiminde ve boya sanayiinde kullanılır. Türkiye’de Sarayönü (Konya), Ödemiş (İzmir), Manisa ve Uşak çevresinde çıkarılmaktadır.
Kurşun - Çinko: Genelde kurşun ve çinko bir arada bulunur. Ülkemizde Keban (Elazığ) ve Kayseri çevresinde kurşun-çinko yatakları vardır.
Lületaşı: Eskişehir çevresinde çıkarılır ve işlenir. Süs eşyası yapımında kullanılır.
Oltutaşı: Erzurumun Oltu ilçesinde çıkarılır ve işlenir. Süs eşyası yapımında kullanılır.
Fosfat: Gübre hammaddesi olarak kullanılan fosfat ihtiyacımızı karşılamaz. Fas, Tunus ve Cezayir’de yaygın olarak görülür ve daha çok bu ülkelerden ithal edilir. Türkiye’deki en zengin fosfat yatakları Mazıdağı (Mardin), Adıyaman, Bingöl ve Bitlis’te bulunmaktadır.
Manganez: Çeliğe sertlik kazandırmak ve direncini artırmak için kullanılır. Uşak, Afyon, Muğla, Adana, Erzincan, Artvin ve Trabzon çevresinde manganez yatakları bulunur. İhtiyacı karşılamaz. Bu nedenle ithal edilir.
Mermer: Ülkemiz mermer bakımından zengindir. Afyon, Kütahya, Marmara Adası, Kırşehir, Tokat ve İzmir çevresinde çıkarılır. Yurt dışına ihracatı yapılır.
Volfram (Tungsten): Çok sert olması nedeniyle özel sanayi çeliği olarak kullanılır. Demiryolu, iş makineleri, uçak ve gemi yapımı yanında, ampüllerde enerjiyi ışığa çevirmede kullanılır. Bursa Uludağ’da çıkarılıp işletilmektedir. Fakat son yıllarda üretimi durmuştur.
Asbest (Amyant): 14 bin °C sıcaklığa dayanır. Isıya dayanıklı araç ve gereç yapımında kullanılır. Konserojen madde bulundurması nedeniyle, kullanımı sınırlandırılmıştır. Eskişehir, Bursa, Erzincan, Hatay, Kars, Ağrı, Malatya, Sivas, İskenderun, Uşak ve Konya’da çıkarılır.
B. ENERJİ KAYNAKLARI
Ülkelerin ilerleyip, gelişmişlik seviyelerini arttırabilmeleri için çeşitli enerji kaynaklarına ihtiyaçları vardır. Çünkü hammaddelerin işlenebilmesi, fabrikaların çalışabilmesi, ulaşım, aydınlatma ve ısınmanın gerçekleştirilebilmesi, enerji kaynaklarının kullanımına bağlıdır.
Ülkelerin gelişme düzeyleri belirlenmesinde üretilen ve tüketilen enerji miktarları da dikkate alınır. Gelişmiş ülkelerde üretilen ve tüketilen enerji miktarı geri kalmış ülkelere göre daha fazladır.
ENERJİ KAYNAKLARININ ÇEŞİTLERİ
Enerji kaynakları oluşumlarına göre iki gruba ayrılır.
a) Yenilenmeyen enerji kaynakları : Yeraltındaki maden rezervi ne karsa kullanılacak olan miktar o kadardır . Yeraltındaki enerji kaynağı bittiğinde o yer kapatılır yeni bir kaynak aranmaya başlanır. Örnek ; Kömür, petrol , doğalgaz.
b) Yenilenen enerji kaynakları : Doğada sürekli var olan enerji kaynaklarıdır. Jeotermal enerji ,hidroelektrik enerji , güneş ve rüzgar enerjisi .
Taşkömürü: Taşkömürü bitkilerin jeolojik dönemler boyunca dönüşüme uğraması sonucu oluşmuş , yüksek ısı gücü olan bir enerji kaynağıdır. Kalori değeri yüksektir. Bu enerji kaynağı elektrik santrallerinde ,sanayide ve kok kömürü yapımında kullanılır. 1.jeolojik zamanda oluşan taşkömürü Karadeniz Ereğlisi’nden başlar ve doğuya doğru Zonguldak , Amasra, Söğütözü’ne kadar devam eder. Yapılan üretim ihtiyacımızı karşılayamadığı için yurt dışından taşkömürü satın alınmaktadır. Demir – çelik ve Kimya sanayiinde kullanılır.
Linyit: Linyit kömürleşme sürecinin ilk ürünlerindendir. II. jeolojik zamanda oluşan linyit oluşum yaşı bakımından taşkömüründen daha gençtir. Bu nedenle kalorisi taşkömüründen daha düşüktür. Linyit yatakları yüzeye daha yakın olduğu için kolayca işlenebilmektedir.Türkiye III. jeolojik zamanda oluşan bir ülke olduğu için hemen her bölgede linyit yatakları bulunmaktadır.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi dışında bütün bölgelerimizin çıkarılır. En kaliteli linyitler Ege Bölgesinde, en fazla rezerv ise Afşin – Elbistan’da yer alır.
Genellikle çıkarıldığı alanlardaki sanayi tesislerinde ve evlerde tüketilir. Önemli linyit yatakları , Beypazarı (Ankara) , Çan (Çanakkale), Orta (Çankırı) , Seyitömer , Tunçbilek (Kütahya) , Soma (Manisa) , Elbistan (Kahramanmaraş), Yatağan (Muğla) Aşkale (Erzurum) , Şırnak, Kangal (Sivas)
Linyit yatakları Afşin, Elbistan (K. Maraş), Tavşanlı, Seyitömer (Kütahya), Soma (Manisa), Yatağan (Muğla), Saray (Tekirdağ), Aşkale (Erzurum), Aydın, Amasya ve Yozgat çevresinde bulunmaktadır.
Linyitten elektrik enerjisi elde eden termik santrallerimiz, Soma, Tunçbilek, Seyitömer, Afşin - Elbistan, Yatağan ve Orhaneli termik santralleridir.
Petrol: Çağımızın önemli enerji kaynaklarından biridir.Ham olarak çıkarılan petrol rafinerilerde işlendikten sonra benzin,motorin ve gazyağı haline gelmektedir.Türkiye petrol açısından zengin bir ülke değildir. Belli başlı petrol yatakları Güneydoğu Anadolu Bölgesindedir. Yatakların en yoğun olduğu yerler Batman , Siirt ve Diyarbakır’dır. Ülkemizdeki petrol yatakları derinlerde yer aldığı için işletilmesi zordur. Ülkemizdeki petrol üretimi tüketiminin 1/7’sini karşılayabilmektedir.
Petrol işleme tesislerimiz :
- İzmir’de Aliağa Rafinerisi
- İzmit’te İpraş Rafinerisi
- Mersin’de Ataş Rafinerisi
- Batman’da Batman Rafinerisi
- Kırıkkale’de Orta Anadolu Rafinerisi
Petrol yataklarımızın % 98'i G. Doğu Anadolu Bölgesi’nde bulunur. Petrol, Raman, Garzan, Kurtalan, Adıyaman ve Mardin çevresinde çıkarılmaktadır.
Ülkemizde çıkarılan ve ithal edilen petrol, Orta Anadolu (Kırıkkale), Aliağa (İzmir), Ataş (Mersin), İpraş (İzmit) ve Batman rafinerilerinde işlenmektedir.
Doğal gaz: Ülkemiz, doğal gaz yatakları bakımından zengin değildir. Şu anda sadece Trakya’da Hamitabat ve Güneydoğu Anadolu’da Mardin - Çamurlu sahasında üretim yapılmaktadır. Hamitabat’tan çıkarılan doğal gazdan aynı yerde elektrik enerjisi üretilir. Doğalgaz ihtiyacımızın önemli bir kısmı, Rusya Federasyonu ve Cezayir’den ithal edilmektedir.
Su Gücü (Hidroelektrik enerjisi): Barajlardaki suyun, elektrik üreten santralleri çalıştırması ile oluşan enerjiye hidroelektrik enerjisi denir.
Türkiye’de elektrik ihtiyacının % 40 lık kısmı hidroelektrik santrallerden elde edilmektedir. Keban, Karakaya, Atatürk, Hirfanlı, Seyhan, Kemer ve Demirköprü gibi birçok baraj elektrik ihtiyacımızı karşılamaktadır.
Dışarıya akıntısı olan bazı göllerimiz, tabii baraj özelliğindedir. Bunlardan elektrik üretilir. Başlıcaları, Hazar, Çıldır, Tortum ve Kovada gölleridir.
Rüzgâr Gücü: Ülkemizde eskiden yel değirmenlerinde ve yelkenli gemilerde kullanılmıştır. Fakat elektrik ve petrol enerjisinin devreye girmesiyle kullanım alanı çok azalmıştır.
Jeotermal Enerji: Jeotermal enerji, yer altındaki sıcak sulardan ya da su buharından elde edilir. Türkiye yakın bir jeolojik devirde oluştuğundan ve genç kıvrım dağları kuşağında bulunduğundan dolayı, fay hatları ve fay kaynakları oldukça yaygındır. Özellikle Ege Bölgesi’ndeki Germencik (Aydın), Balçova (İzmir), Sandıklı (Afyon) ve Sarayköy (Denizli) civarında sıcak su kaynakları bulunmaktadır. Şu anda sadece Sarayköy (Denizli) de elektrik enerjisi üreten jeotermal santral bulunmaktadır.
Radyoaktif Mineraller: Radyoaktif mineraller, nükleer enerji üretiminde kullanılır. Uranyum ve toryum gibi radyoaktif maddelerin parçalanmasıyla enerji elde edilir.
Ülkemizde Aydın, Uşak, Manisa, Çanakkale ve Yozgat yörelerinde uranyum, Eskişehir çevresinde toryum yatakları tespit edilmiştir. Fakat, şu anda, ülkemizde radyoaktif maddelerden nükleer enerji üretimi yapılmamaktadır.
Güneş Enerjisi: Türkiye ve özellikle güney bölgelerimiz, Güneş enerjisinden iyi yararlanabilecek bir konuma sahiptir. Bu enerjiden, en çok su ısıtmada faydalanılır. Ayrıca, sera ısıtmasında, su pompası çalıştırılmasında, bazı elektronik aletlerin çalıştırılmasında, vs. Güneş enerjisi kullanılmaktadır