bilgievlerim
Logo Design by bilgievlerim.blogspot.com
TÜRKİYE CANIM FEDA TÜRKİYE CANIM FEDA

Çevirci -Translate - Перевести


19 Mayıs 2020 Salı

Halikarnossos’lu Herodot Kimdir ?







Tarihin Babası Herodot Kimdir?


Herodotos, Batı Anadolu’da Halikarnassos’da (Bodrum) M.Ö. 484 yılında doğan, dünyanın ilk araştırmacı tarihçisi ve yazarıdır. Onu ünlü yapan Historia adlı eserini düzyazı yani nesir olarak yazmıştır. 

Romalı devlet adamı, bilgin ve yazar Cicero tarafından Latince “Pater Historiae” (Tarihin Babası) unvanı yakıştırılan Herodot, M.Ö. 425 yılına kadar yaşamıştır. Mezarı Thurium kentinin agorasındadır. Latince adı Thurii olan kentin bugünkü İtalyanca adı Thurio’dur ve İtalya’nın güneyinde Taranto Körfezi’nde yer alır.





18 Mayıs 2020 Pazartesi

Uygarlığın Beşiği Sümerler




Sümerler’in Günümüzdeki  Etkileri



Mezopotamya’nın bereketli topraklarında sayısız medeniyet ve kültün temelini atan Sümerler‘in M.Ö. 3500 – M.Ö. 2000 yılları arasında yaşadıkları bilinmektedir. Kurulmuş oldukları coğrafi yapının su kaynaklarına yakınlığı ve tarıma elverişli yapısı, bölgenin sıkça istilalara maruz kalmasına neden olmuştur. İstilaların sonucunda Sümerlerden günümüze tarihi yapılar ulaşmasa da onlar, tarihin seyrini değiştirecek birçok yeniliğe imza atarak tüm medeniyetlere öncülük etmişlerdir. 


Dünya’nın İlk Kenti – Uruk






Uruk Şehri

Fırat’ın Dicle’yle oluşturduğu deltanın kuzey kıyısında, şimdiki Bağdat’ın 300 km kadar güneyinde yer alan Uruk, M.Ö. 3. bin yılın başında 30.000 ila 50.000 sakini barındıran canlı bir kentti. Büyük kent surları içindeki 5,3 kilometrekarelik alanıyla, döneminin en büyük metropolüydü; gerek yakındaki, gerekse uzaktaki diğer kavim ve kentlerle siyasal ve ticari ilişkileri vardı. Ustalıkla düzenlenmiş kent idaresi ve anıtsal mimarideki atılımları nam salmıştı; en eski edebi eserlerden Gılgamış Destanı başta olmak üzere çeşitli destanlarda bunlara değinilir.
Uruk kralı Gılgamış M.Ö. 27.-26. yüzyıllarda yaşamış gerçek bir hükümdar olabilir ; ama destanda anlatılan kahramanca işler önceki dönemlere ait olayları da yansıtır ve onun döneminde krallığın olağanüstü yüksek bir gelişmişlik düzeyine vardığına işaret eder. Uruk geride bıraktığı yaklaşık 1.500 yıllık tarihte, Güney Mezopotamya’nın sert yaşam koşullarına başarıyla uyum sağlamıştı.



Dünya Tarihinin En Gizemli Yapısı: Babil’in Asma Bahçeleri







Babil’in Kısa Tarihçesi

Babil’in Asma Bahçeleri, dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen antik bir yapıdır. Fakat onun gerçek bir yapı mı yoksa efsanelerden mi ibaret olduğu tam olarak bilinmemektedir. Babil’in Asma Bahçeleri dendiğinde hemen hemen hepimizin aklına gelen tasvir cennetimsi bir yer olmuştur. Şimdi bu gizemli yapıyı ayrıntılara yer vererek inceleyelim.
İlk olarak Babil kelimesinin ne anlama geldiğine bakacak olursak, Babil adı (bab “kapı”, ili “tanrının”) Akadca “Tanrının Kapısı” anlamına gelmektedir. Mezopotamya’da Babil kenti etrafında kurulmuştur. İçinden Fırat Nehri’nin aktığı bu kent, bugünkü Irak’ın başkenti Bağdat’ın yaklaşık 50 km güneyinde (Irak’ın El Hila kasabası) yer almaktadır.





17 Mayıs 2020 Pazar

Coğrafyacıların Atası Amasyalı Strabon Kimdir ?






Coğrafyacı Strabon

Amasya (Amasia), Türkiye’nin en büyük ikinci akarsuyu olan Yeşilırmak’ın kenarına kurulmuş bu güzel şehir, akarsuları, elma bahçeleri, dağları, ovaları ve gölleri ile coğrafi bir güzelliğe sahipken aynı zamanda coğrafya denilince dünyada akla gelen ilk isimlerden, coğrafyacıların atası olan Strabon’un da doğduğu ve yaşamını sürdüğü şehir olmasıyla güzelliğini taçlandırmıştır. 
Bugün şehrin merkezinde Şehzadeler Gezi Yolu’nda bu ünlü tarihçi ve coğrafyacının heykeli bulunmaktadır. Strabon (M.Ö. 63 -M.S. 25) Küçük Asya’nın Karadeniz kıyısında Amasia (Amasya) kentinde doğdu ve hem İskenderiye hem Roma’da öğrenim gördü. En önemli eseri, bilinen tüm Dünya’yı, Mukaddime’sinde belirttiği gibi “kara ve denizdeki şeyleri, hayvanları, bitkileri, meyveleri ve çeşitli bölgelerde görülen başka her şeyi” kapsayan, on yedi ciltlik Geographika’sıdır.



Asurluların Konulu Ortostat Rölyefleri






Ortostat Sanatı

Asur ortostat rölyefleri II.Aşurnasipal’in (M.Ö. 883-859) hükümdarlığından Asurbanipal’in (M.Ö. 669-626) hükümdarlığına kadar uzanan bir döneme tarihlenir. İlk bilinen örnekleri şimdilerde British Museum’da sergilenen Nimrud sarayının taht odasındadır. Bazıları büyük figürlerle yontulmuş, çoğunluğu yatay olarak merkezi bir yazı bandıyla iki parçaya bölünmüş 2 metreden fazla yükseklikteki alçı panellerdir. Bu bloklar heykeltıraşlara kralın askeri seferlerini kaybedebilecekleri, sahnelerin birbirini kesintisiz izlediği, kolaylıkla okunabilen muazzam uzunluktaki şeritler temin etmiştir.
Aynı sistem daha sonraki saraylarda da benimsenmiş ve ana fikir pek değişmemiştir. Genellikle amansız bir şiddet hikayesi, art arda şehirlerin kuşatılması, baskına uğratılması ve yağmalanması katledilen veya esarete sürüklenen esirler, aslanlar ve boğaların öldürülmesiyle meşgul krallar.




Ak Hunlar (Eftalitler) Kimdir?







Ak Hunlar’ın Ortaya Çıkışı

Ak Hunlar kaynaklarda Eftalitler olarak da geçmektedir. Büyük Hun birliğinin dağılmasının ardından, Batı Türkistan ve Afganistan coğrafyasına gelen War-Hun’ların oluşturduğu bir devlettir. Ak Hunlar yöneldikleri bu coğrafya da yerleşik yaşayan halklar üzerine egemen olmuştur. 

5. Yüzyıldan 6. Yüzyıl boyunca Batı Türkistan, Doğu İran ve Hindistan sahalarına kadar olan alanda hakimiyet sağlamışlardır. Çin kaynaklarında Altay dağlarından bu coğrafyaya geldikleri aktarılmıştır.Ak Hunlar ile ilgili mevcut kaynaklar; Çin, İran, Latin-Bizans, Ermeni, Süryani, Tibet, Hint ve İslam kaynaklarıdır. Ayrıca Sikke ve kitabeler Ak Hunlar ile ilgili bilgi sahibi olduğumuz kaynaklardandır.




Benzer Konular (Similar Topics)(Похожие темы)( Sujets similaires) ( Ähnliche Themen) (مواضيع مماثلة)