Saliha.bir kadın, önce evinin kadını olmalı. Kocasına, akrabalarına, komşularına
karşı daima saygılı ve uyumlu bir kişilik sergilemelidir.
Tutumlu
olmalı, zira Allah (c.c.) israf edenleri sevmez. Evde herşeyi dikkatli ve itina
ile kullanmalı. En ufak ve değersizmiş gibi görülen her şeyi değerlendirmesini
ve yerinde kullanmasını bilmeli. Zenginde olsa, her şeyi bolca alabilecek
imkanlarada sahip bulunsa bile, daima her varlığın bir yokluğu bulunabileceğini
ve aç-yoksul insanların varlığını düşünmeli, her şeyi iktisatlı kullanmalı. Az
masrafla güzel ve leziz yemekler pişirmesini bilmeli. Her konuda kocasına
yardımcı olmalı, ona lüzumsuz masraf yaptırmamalı, kocasının malını ve servetini
çar-çur etmemelidir.
Özellikle misafir geldiği zamanlarda mutfak
sanatını iyi kullanmalı; kendi akrabaları ve dostları geldiğinde nasıl
davranıyorsa, kocasının akrabalarına karşı da daima en güzel ikramı yapmaya
gayret etmeli. Misafirin gelmesinden dolayı kocasına eziyet etmemeli, severek
hizmet etmelidir
Kadın hareketli ve eli çabuk olmalı, uyuşuk, mıymıntı
olmamalı. Kocasının olmadığı saatlerde çabucak işlerini bitirip kendisine zaman
ayırmalı. Kocası işten gelmeden ona en güzel şekilde süslenip hazırlanmalı, o
gelince lüzumsuz başka şeylerle oyalanmdyıp, eşi ile hoşca vakit geçirmeli.
Özellikle yeni evlilik aylarında, çocukları çoğalmadan böyle yaparak, kocasını
eve iyice bağlamasını bilmeli, kocasının kalbine girmelidir.
Kadın
cilveli, tatlı dilli, güler yüzlü olmalıdır. Eve gelen eşine sevimli
bakışlarıyla, güzel davranışlarıyla onun yorgunluğunu unutturmalıdır. Bir kadın
kadınlık sanatını iyi kullanmazsa, eşini evinden soğutabilir. Inatçılık kötüdür
ama, kadınlarda daha da kötüdür. İnatçılık yüzünden nice yuvalar, bir hiç uğruna
yıkılıp git mıştir. Geride ise annesiz-babasız çocuklar üzüntü ve gözyaşı, hatta
bazen de kan bırakdığı olmuştur. Onun için kadın uysal olmalı, kocasıyla ve
çevresiyle kolayca uyum sağlamalıdır. 0 zaman değeri anar, yuvada huzur ve
mutluluk hakim olur.
Fakat bunun yanı sıra, her türlü zorlukları yenme
hususunda ise azimli olmalıdır. Gelen bela ve musibetlere karşı kocasına daima
destek vermelidir. Nankörlük etmemeli; varlık anında yanında olup, fakirlik ve
sıkıntı anında eşini yalnız bırakmamalıdır.
Eşinden daima helal rızık
istemelidir. Luzumsuz ve israf olan, eşinin maddi gücünün yetmediği şeyleri
istememelidir. Çocuklarını daima helal ve hayırlı rızıkla yetiştirmeyi şiar
edinmelidiv Zira ecdadımız; "Yuvayı dişi kuş yapar." sözünü boşuna
söylememişlerdir. Çocuklarının hem annesi ve hem de eğiticisi olmalıdır. Onları
sürekli azarlayan, döven ve babalarına şikayet eden biri olmamalıdır. Bilhassa
onları seven, eğiten, sabırla onlarla arkadaş gibi oynayan bir mürebbiye
olmalıdır.
Kadın evinde, özellikle de kocasının yanında ne kadar
hareketli ise, sokakta bunun aksine ağırbaşlı, onurlu, ciddi ve hanımefendi
olmalıdır. Haya ve edebini hiçbir zaman kaybetmemelidir; Hayasız kadınlardan
daima uzak durmalıdır. Yanlış düşünceye sebeb olacak mekanlardan uzak
durmalıdır. Yürümesinde, konuşmasında, bakışlarında, alışveriş ve bütün
davranışlarında çok ciddi olmalıdır. Hele yürürken kadınlık belirtilerini
tamamen gizlemeye çalışmalıdır. Zira Cenab-ı Hakk Nur Suresi 31. ayette;
"Kadınlar ziynetlerinin bilinmemesi ve erkeklerin dikkatlerini üzerlerine
çekmemeleri için ayaklannı yere sert vurarak çalımlı ve hareketli yürümesinler."
buyurmuştur. Ozetlersek; Kadın evinde dişiliğini ve güzelliğini, dışarıda ise
kişiliğini sergilemelidir.