bilgievlerim: Antik Tarih İndeksi
Logo Design by bilgievlerim.blogspot.com
TÜRKİYE CANIM FEDA TÜRKİYE CANIM FEDA

Çevirci -Translate - Перевести


Antik Tarih İndeksi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Antik Tarih İndeksi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Ağustos 2020 Salı

İtalya’nın İlk Büyük Uygarlığı<< Etrüskler>>







Etrüskler Kimdir? Etrüsk Kültürü ve Uygarlığı


İtalya Yarımadası’nın merkezinde yer alan bölgede, M.Ö. 8. yüzyılda, İtalya’nın ilk büyük uygarlığı olacak olan, zengin bir kültüre sahip Etrüskler ortaya çıkmıştır. (Latinlerin Etrüsk dedikleri bu halk, kendilerini Rasenna olarak adlandırmaktaydı.) Etrüsklerin iki yüzyıl süresince kültürel ve sosyal alanda gösterdikleri üstün gelişme, M.Ö. 6. yüzyılda onlara en gelişmiş dönemlerini yaşatacak ve kuzeydeki Po Ovası’ndan güneyde Campania’yı da içine alacak bir bölgede hâkimiyet kurmalarını sağlayacaktır. Bugün dahi kuzeydeki Arno Nehri’nden güneyde Roma’nın yer aldığı Tiber Nehri’ne kalan olan bölge, Romalıların onlara verdikleri ve Latince ad olan Tusci’den gelen Toscana adıyla anılmaktadır. Batıdaki Deniz ise Yunanların onlara verdikleri ad olan Tyrrhenoi adından gelen Tirhen Denizi adıyla anılmaktadır.





Kimdir Bu Çılgın İmparator Caligula?







Çılgın Roma İmparatoru Caligula (M.S. 37-M.S. 41)


Caligula; Tam ismi Gaius Julius Caesar Augustus Germanicus’tur. Bu son derece garip, korkunç, çılgın ama bir o kadar da ilginç kişilik Roma imparatorluk devrinin üçüncü imparatorudur. Caligula, İmparator Tiberius tarafından evlat edinilmiş ve Tiberius’un ölümünden sonra hükümranlığı başlamıştır. Tiberius’tan nefret eden Romalılar öldükten sonra onu gömmeyip cesedini Tiber nehrine atmayı bile düşündüler. Ancak zavallı Romalılar beterin beteri olacağını ve daha da açıkçası yağmurdan kaçarken doluya tutulduklarından bi haberdiler.





7 Ağustos 2020 Cuma

Colosseum (Kolezyum) Flavian Amfitiyatrosu







Colosseum , Roma tarihinin en ihtişamlı ve en muhteşem yapıtlarından biri. Gerçek adı Flavian Amfitiyatrosu olan bu muazzam yapı aynı zamanda dünyanın en büyük amfitiyatrosuydu. Yapılış amacı, gladyatör dövüşleri, hayvan avı, tiyatro ve eski savaşların temsili gösterilerini yapmak ve halka muhteşem bir eğlence sunmaktı. Beklenildiği gibi de oldu ve halk tarafından fazlasıyla sevildi.

Colosseum ve Roma




3 Ağustos 2020 Pazartesi

Caesar ve Pompeius Arasındaki Çatışma – Roma İç Savaşı







Caesar ve Pompeius Arasındaki Gerginliğin Başlaması

Senato M.Ö.7 Ocak 49’da Caesar’ı geri çağırmaya karar verdi. Caesar, Gallia’nın zaptından sonra Roma’ya dönmek üzere yola çıktı ve Rubicon Nehri’ni M.Ö. 10 Ocak 49’da geçerek İtalya topraklarına girdi. Bu tarih iç savaşın başlangıç tarihi olarak kabul edilir. Caesar hızlı bir şekilde İtalya’nın ortalarına gelirken , Roma’da ise Caesar’ın bu hareketleri sonucunda oluşan bir panik havası vardı. Pompeius, Senato’yu kendi tarafına çekmiş ve savaşa ikna etmişti. Böylelikle Caesar ve Pompeius’un iç savaşı başlamış oluyordu.





22 Temmuz 2020 Çarşamba

Bizans İmparatorluğu Nasıl Doğdu?







Bizans (Doğu Roma) İmparatorluğu – M.S. 330-1453


Bizans şehrini yeniden kuran ve burasını Roma İmparatorluğu’nun merkezi yapan Konstantinus’tur. Roma İmparatoru I. Teodos ölürken ülkesini iki oğlu arasında paylaştırmış, Doğu Roma toprakları Arkadius’a düşmüştü. Doğu Roma’nın merkezi Byzantion şehri olduğu için bu imparatorluğa Bizans İmparatorluğu denilmiştir. Ortaçağ boyunca devam eden Bizans İmparatorluğu’nda çeşitli sülaleler işbaşına geçmiştir. Gelin hep birlikte bu sülalelere bir göz atalım:





16 Temmuz 2020 Perşembe

Antik Roma’nın İlk Kralları







İtalya’da Roma şehir devleti yerleşik bir merkez edinmeye başlıyordu. İlk forum bu dönemde inşa edildi. Roma’nın ikinci kralı Numa Pompilius’un [ MÖ 716-674] başlıca Roma rahipliklerini ve bir takvimi tesis ettiğine inanılır. Roma’nın üçüncü kralı Tullus Hostilius [ MÖ 673-642] selefi Numa Pompilius’a göre askeri konulara daha yatkındı ve komşu Alba Longa’ya karşı bu şehrin nihai olarak yıkılmasına ve nüfusunun Roma’ya göç ettirilerek ilk büyük Roma genişlemesine yol açan savaşı başlattı. 

Dördüncü kral Ancus Marcius [MÖ 641-617], Roma topraklarını deniz kıyısına doğru genişletti ve Tiber Nehrinin ağzında Roma’nın büyük limanı Ostia’yı kurdu. Yerine geçen Tarquinius Priscus [MÖ 616-578] Roma’nın beşinci kralı ve şehrin en büyük hükümdarlarından biriydi. Etrüsk kökenli olması erken Roma döneminde yüksek Etrüsk etkisinin bir işaretidir. 





Antik Roma’da Vatandaşlık






Antik Roma’da Vatandaşlık (Cives Romani)


Antik Roma‘da vatandaşlık, yani Roma vatandaşları, (cives Romani), Roma’yı yöneten kişilerdi: Vatandaşların oy kullanma ve aday olma, başka bir vatandaşı dava etme ve suçlanması halinde yargılanma hakları vardı – bir yandan da vergi ödeme ve ülkeleri için savaşma zorunlulukları vardı. 

Yine de en önemli unsur onların karar verme yetkileriydi -Roma’nın liderlerini seçme ve geleceğini şekillendirme fırsatı- zira siyasi sistem bu gücü insanların ellerine teslim ediyordu. Şahıslar bağlı bulundukları kavmin bir ferdi olarak oy kullanıyorlar ve onların verdikleri toplu oylar sayılıyordu. 




Antik Roma’da Kölelik ve Spartaküs İsyanı








Kölelik ve Yaşam

Roma ekonomisi ve yaşam biçimi, kölelerin bedava emeklerine dayanıyordu. Erkek ve kadın köleler vasıflı ve vasıfsız hizmetler sunuyor, sadece tarlalarda ve madenlerde ırgatlık yapmakla kalmıyor, aynı zamanda çocuklara ders veriyor, mali hesapları tutuyor ve kolay cinsel tatmin kaynağı işlevi görüyorlardı. Zengin bir Romalı 500 köle sahibi olabilirdi. İmparatorun sarayında ise bu rakam muhtemelen 20.000’i aşıyordu ve bir köle burada birçok özgür vatandaşın ulaşamayacağı güce ve nüfuza sahip olabilirdi. Kölelik, Roma nüfusunun yaklaşık yüzde 25’ine teşkil ediyordu.






10 Temmuz 2020 Cuma

Roma Şehrinin Kuruluşu








Aeneas’tan Romulus, Remus ve Roma’ya


Romalılar Roma Şehrinin kuruluşuna dair iki efsane türetmişlerdi. Birisi (şaşırtıcı gelebilir ama), tamamen Yunanlara aitti. Yunanlara göre, eski ve kahramanlıklarla dolu tarihlerindeki belki de en önemli olaydan türetilmiş bir efsaneydi bu: Yunanların Helen’i geri almak için Truva’yı kuşatmalarının hikâyesi, yani Truva Savaşı. Antik Yunanlar bunun yaklaşık olarak MÖ 1200’lerde meydana geldiğini düşünüyorlardı. Bu efsane Batı’da ilk edebiyatın konusunu oluşturmuştur; yani birçok Yunanın Sicilya ve İtalya’nın güneyine göç ettiği, takriben MÖ 700’lerde Yunan şair Homeros tarafından yaratılmış olan İlyada destanının.



Dinlerin Kesiştiği Yer Kudüs Hakkında Bilinmeyenler..!








İslam Tarihinde Kudüs Şehri ve Önemi


Kudüs, Orta Çağ’da parşömenlerin üzerine çizilen tüm haritalarda dünyanın merkezi olarak gösterilirdi. Uzun bir süredir bu kent, üç semavi din Hristiyanlık, Musevilik ve İslamiyet için kutsaldır. Tarihsel süreç boyunca Kudüs, barışçıl ve huzurlu bir kent olma durumunu çok kısa süreler dışında sağlayamamıştır. 

Günümüze kadar 25 farklı ulus tarafından yönetilmiştir. En az yirmi kere yıkılmış ve halkı katledilmiştir. Tarih boyunca Kudüs, farklı isimlerle de anılmıştır. Kronolojik olarak sıralandığında; İliya, Urişalim, Jerusalem, Yeruşalayim, Bethammikdaş (İbranice mabet anlamında), Beyt-ül Makdis, Beyt-ül Mukaddes ve El-Kuds.



9 Temmuz 2020 Perşembe

Türklerin İlk Kadın Hükümdarı Kimdir ?





Türklerin İlk Kadın Hükümdarı: Tomris Hatun ve İskitler


İskitler (Sakalar)

İskitler, doğudan batıya doğru kavimlerin birbirlerini sıkıştırmaları sonucunda tarih sahnesine çıkmışlardır. MÖ 8. yüzyıl ile MÖ 3. yüzyıl arasında yaşamış göçebe bir topluluktur. Doğuda Çin Seddi’nden batıda Tuna Nehri’ne kadar, 40. ve 50. paraleller arasında, yaklaşık 7000 km’den fazla bir alana yayılmışlardır. Bunun sonuncunda çeşitli kavimler tarafından tanınmışlar ve bunların yazılı belgelerinde adlarından bahsedilerek haklarında bilgiler verilmiştir.
İskit adına ve onlarla ilgili bilgilere Grek kaynaklarında, Pers çivi yazılı metinlerinde, Asur ve Çin yıllıklarında rastlanmaktadır. Adı geçen kaynaklar dil, kültür ve coğrafya bakımından birbirinden farklı kavimlere ait olduğu için İskit adı bu kaynaklarda farklı şekillerde geçmektedir. Grek kaynaklarında Skythai, Asur kaynaklarında Aşguzai, Pers kaynaklarında Saka ve Çin kaynaklarında Sai olarak adlandırılmışlardır.



Türk Kaya Resimleri





Tarihinin İlk izlerinden Saymalıtaş Kaya Resimleri


Kaya resimleri Orta ve İç Asya’da M.Ö. I. Bin yıllardan M.S. 14.-15. yüzyıllara kadar çok çeşitli konuları içerir şekilde ortaya çıkmaktadır. Erken tarihli örneklerde av kültürü ve sembolizmini yansıtan resimler yer almaktadır. Bu resimlerin bazılarında sembolik anlamları içeren hayvan mücadele sahnelerinin prototiplerine ve sonraki örneklerini meydana getiren birbirleriyle mücadele eden hayvan figürlerine rastlıyoruz.


Tarihin İlk Filozofu Miletos’lu Thales Kimdir?






Thales ve Miletos Antik Kenti

Thales (M.Ö. 625-545): Miletos’lu gökbilimci, filozof ve matematikçidir. Tarihteki ilk filozof ve bilim insanı olarak kabul edilir. Milet (Miletos), Ege Bölgesi’nde Aydın’ın Didim ilçesinde klasik dönemde adı Meander olan Büyük Menderes Nehri’nin hemen ağzında kurulmuş bir liman kentidir. 

Antik Miletos şehrinin bulunma efsanesine göre şehrin ilk yaşayanları Girit üzerinden gelmiştir. Strabon da bunu doğrulamaktadır. Anadolu’da on iki İon şehrinin kurmuş olduğu “İonia Birliği” üyelerinden biridir.





6 Temmuz 2020 Pazartesi

Orta Asya’da Milattan Önce Yaşamış Türk Kültürleri







Türk Tarihine Genel Bakış

Türk milleti doğuda Japon denizinden, batıda Baltık denizine; Kazan-Güney Sibirya hattından güneyde Hindistan’a; Ortadoğu’ya ve Kuzey Afrika’nın Atlas Okyanusu kıyılarına kadar uzanan sahada, belirli zaman dilimleri içinde, çeşitli hanedan adları altında hükümran olmuş dünyanın en eski milletlerindendir. Kabaca Avrupa-Asya kıtalarının orta kesimini oluşturan Avrasya bozkırları çeşitli adlar altındaki Türk kavimlerinin vatan topraklarını oluşturmuştur. Bugünkü bilgiler ışığında M.Ö. 3000 yıllarına kadar indirilebilen Türk tarihi, 5000 yılı aşkın bir devamlılık arz etmesi yanında, dünya medeniyetine sağladığı katkılar bakımından da insanlık tarihi açısından büyük önem taşımaktadır. Çünkü hiçbir Avrupa ülkesi veya Avrupalı bir milletin, Türk tarihinden ayrı bir tarihi düşünülemez.




4 Temmuz 2020 Cumartesi

Olmekler ve Antik Şehirleri (La Venta)






Olmekler ve ”La Venta” Şehrinin Keşfi

Olmekler Orta Amerika’nın Kolomb öncesi ve Aztek-öncesi bir halkıdır. MÖ 1200 yıllarından başlayarak MÖ 500 yıllarına kadar Orta Amerika’nın büyük bir kesiminde hüküm sürdükleri sanılmaktadır. Yaşadıkları bölge Meksika Körfezi kıyılarından Büyük Okyanus’a ve Kosta Rika’nın güneyine uzanır.
”La Venta değerli arkeolojik nesnelerin tükenmez bir madenidir.” ( MIGUEL COVARRUBIAS ) Meksikalı sanatçı ve yazar Miguel Covarrubias’ın La Venta’ya ilişkin bu övgüsü yetmiş yıl önceki kadar geçerlidir. Orada bulunan nesnelerle aynı ölçüde önemli bir nokta ise, kentin modern dünyaya, uygarlığın evriminde yerkürenin tropikal bölgelerinin oynadığı rolü hatırlatıcı bir örneği sunmasıdır. 



Nebatiler Kimdir ?






Nebatiler : Kayalıklara Can Veren Sanatkarlar


Nebatiler, köken olarak Kuzeybatı Arabistan’da yaşayan göçebe bir kavimdiler. MÖ 4. yüzyılda ilk defa tarih sahnesinde görünmüştürler. Ölü Deniz’in 80 km güneyinde, Ürdün Çölünün kenarında yaşamışlardı, buraya Arap yarımadasından gelmişlerdi. Hayvancılık ve ticaretle uğraşan göçebe kabilelerdi. Saldırılardan uzak güvenli yer Vadi Musa’ya yerleştiler. Burada deve, koyun, keçi ve at beslediler, çölde teraslar kurup üzüm bağları ve zeytin yetiştirdiler.
Ticaret yollarını kontrol etmeleriyle tanındırlar. Baharat, tütsü, yağ ve parfüm ticaretinde ustalaştılar. Romalılar ve Helenistik dönem Yunanlılarıyla; Perslerle ticaret yaptılar. Kervanları Arabistan’dan Akdeniz’e, Mısır ve Mezopotamya’ya sevk ettiler.





Narmer Kimdir?







Narmer: Birleşik Mısır’ın İlk Hükümdarı


Birleşik Mısır‘ın ilk hükümdarı Narmer bizim için bir isimden çok ötedir. 1898 yılında arkeologlar, Hierakonpolis’teki ”Ana Yatak” adı verilen sahada onun adını taşıyan rölyeflerle süslü iki adet obje çıkarttılar. Anıt niteliğindeki, neredeyse kusursuz korunmuş, üzerinde göz boyası öğütülen bu paletin bir yüzünde, başında Yukarı Mısır’ın Beyaz Tacı ile Narmer betimlenmişti. 

Burada Narmer, korkudan sinmiş bir Nil Deltası yerlisinin canını alıyordu. Paletin diğer yüzünde, Aşağı Mısır’ın Kızıl Tacı’nı takmış ve başı kesilmiş on cesedi seyrediyordu. Uzun süre, bu sahnelerin M.Ö. yaklaşık 3100 yılında Mısır’ı tek bir yönetici altında birleştirme mücadelesi sonunda elde edilen zaferin anısına olduğu düşünüldü. Gel gelelim, akademisyenler artık bu paletin temasının, birleşme sonrası ortaya çıkan isyanların bastırılması olarak ele alınması gerektiği görüşündeler: Gerçekten olan bu olay, sonraki yıla adını vermiştir.





26 Haziran 2020 Cuma

Mısır Kraliçesi Nefertiti Kimdir ?






Mısır Diyarının Güçlü ve Güzel Kraliçesi Nefertiti..

Adı ölümünden binlerce yıl sonra bile güzelliğe eş sayılan bir kraliçenin, hüzünlü öyküsü.. Nefertiti ( M.Ö. 1370 – 1330 ), yaşamış bir Mısır kraliçesi olup , Firavun Akhenaton’un eşidir.
Eski Mısır tarihine ait bütün kitaplar, onun dillere destan güzelliğinden bahseder. Adı; “güzellik geliyor”, “güzel olan” ya da “güzelden gelen” anlamlarına geliyor. Kimi kaynaklarda Nefertiti’nin asıl adı nın Tadukhepa olduğu, ünlü güzelliğinden dolayı Nefertiti ismiyle anıldığı ifade ediliyor.Kraliçe Nefertiti’nin, nerden geldiği ve kökeni tam olarak bilinmemekte olup bununla ilgili, çeşitli varsayımlar vardır.




Mısır’ın Genç Firavunu: Tutankhamon






Tutankhamon Kimdir?

Milattan Önce 1323 yılında bir firavun öldü. Adı 3300 yıl boyunca bir daha tarih kayıtlarında geçmeyecekti.Ta ki, ünlü Mısır bilimcisi Howard Carter adında bir İngiliz arkeoloğun, 1922 yılında Krallar Vadisi’nde bugüne kadar ki en büyük firavunun mezarını keşfetmesine dek! Bu firavunun adına Tutankhamon diyoruz.Peki, Tutankhamun’u bu kadar ünlü yapan şey neydi ?
Tutankhamun’un bugün çok meşhur olmasının nedeni, kralın altın tabutunun nefes kesici ve değerli mezar eşyalarıyla bulunmuş olmasıydı. Çünkü bugüne kadar böylesine hazinelerle dolu başka bir kralın mezarı henüz keşfedilmemişdi. O zamandan beri dünya bu genç kralın mezarının büyük görkemi karşısında büyülenmektedir.





Mısır Tanrılarının Doğuşu







Mısır Tanrılarının Ortaya Çıkışı

Mısır tanrılarının ortaya çıkışı tarihöncesi zamanlara kadar geri gider. Bu en eski başlangıçlar, Mısır’ın bir ulus devlet olarak varoluşundan ve yazının icadından çok önce gerçekleşti; bu nedenle yalnızca yazılı olmayan kanıtlarla, çoğu kez görece belirsiz bağlamlardan ve ortamlardan kanıtlarla çalışmaya mecburuz. Antropoloji, tarihöncesi ve din bilginleri Mısır dininin bu oluşum evresini çözümlemeye çabaladılar, ama eldeki kanıtları yorumlamak hâlâ zordur ve görüş farklılıkları devam etmektedir.





Benzer Konular (Similar Topics)(Похожие темы)( Sujets similaires) ( Ähnliche Themen) (مواضيع مماثلة)