bilgievlerim
Logo Design by bilgievlerim.blogspot.com
TÜRKİYE CANIM FEDA TÜRKİYE CANIM FEDA

Çevirci -Translate - Перевести


10 Nisan 2020 Cuma

Atatürk Ve I. Dünya Savaşı







Atatürk Ve I. Dünya Savaşı, Mustafa Kemal Atatürk 1. Dünya savaşı öncesinde Sofya'da Yarbay olarak çalışmaktaydı. Bulunduğu bölgedeki olay ve gelişmeleri Osmanlı Devletine düzenli olarak bildirmekte ve işini düzenli yapan bir komutandır. I. Dünya savaşı öncesinde Harbiye Nezaretinde çıkacak kanlı savaş kendisini göstermekteydi. Bu dönemde Atatürk zorunlu kalmadıkça bu savaşa girilmemesi gerektiğini söylemekteydi. 

Ancak bu durum o donemde rütbesinin fazla yüksek olmaması hasebi ile dikkate alınmamaktaydı. Ancak Mustafa Kemal Atatürk ileriyi gören bir komutandı. Çünkü o dönemde Osmanlı devletinin siyasi ve askeri gücünün bu savaşı kaldırmayacağının farkındaydı. Ancak 1. Dünya Savaşında Almanlar çok güçlü askeri bir güce sahipti. Bu nedenle Enver paşa ve yanındakiler bu savaşa girilerek kaybedilen yerlerin geri alınacağı kanaatindeydi. 






Atatürk Ve Dünya Savaşı Dönemi







Atatürk ve Dünya Savaşı, Mustafa Kemal Atatürk'ün yurtta sulh, cihanda sulh deyişine uygun olarak Türkiye, savaşın dışında kalmıştır. Ancak Mihver Devletler arasında yer alan İtalya'nın Arnavutluk'u işgali Türkiyeyi Akdeniz'in güvenliği konusunda kaygılandırdı. Akdeniz'de güvenliği sağlamak için Türkiye, İngiltere ve Fransa arasında bir yardım paktı anlaşması yapıldı. 

Bu anlaşmada Türkiye herhangi bir saldırıya uğrarsa İngiltere ve Fransa yardım edecekti. Türkiye'de onlara karşı bir saldırıda onların yanında yer alacaktı. 1943 yılında Adana ve Kahire deki görüşmelerde Müttefik devletler Türkiye'nin savaşa katılmasını istediler. Ancak Türkiye'nin savaşa katılmakta kullanacağı eksikleri zamanında yerine getiremedikleri için Türkiye savaşa katılmadı.






Atatürk Ve Balkan Savaşları Dönemi







Atatürk ve Balkan Savaşları, Olayların başlangıcı, Osmanlı Devleti o dönemde Trablusgarp savaşı ile uğraşırken, Bulgaristan, Yunanistan, Karadağ ve Sırbistan ülkelerinin birleşerek Osmanlı devletine savaş ilan etmeleri ile başlamıştır. Bu dört Balkan ülkesinin Osmanlı Devletini cephe almalarının asıl sebebi, Balkanlardaki Makedonya ve Arnavutluk bölgelerinin Osmanlı Devleti hakimiyeti altında olması ve Balkan devletlerinin bu hakimiyeti ele geçirme isteğidir.

Birinci Balkan Savaşı (1912): 8 Ekim 1912 tarihinde Osmanlı Devletinin meşguliyetini fırsat bilen bu dört Balkan devleti, birleşerek Osmanlı'ya savaş başlatmışlardır. Atatürk komutasındaki Osmanlı Devleti, yanlış bölgede yoğunlaştıkları için bu savaşta önemli kayıplar vermiş ve çok fazla geri çekilmek zorunda kalmıştır. 





Atatürk Ve Balkan Antantı








Atatürk ve Balkan Antantı, Türkiye Cumhuriyeti kesin olarak kurulmuş ve dünya devletleri arasında varlığını kesin olarak kabul ettirmiştir. Dünya savaşlarının son bulması ve yapılan Mondros ile Lozan antlaşmalarından sonra ülke savaş yıllarından kurtularak hızla kalkınma hareketine geçmiştir. 

Balkan Antantının kurulmasındaki temel neden Almanya da Nazi Partisinin iktidara gelmesi ve İtalyanın Akdeniz ve Balkanlar üzerinde genişleme çabasından kaynaklıdır. Almanlar sürekli olarak sömürge kaynaklarına ulaşma çabasında idiler. Bunun için Nazi partisi biçilmiş kaftandı zaten İtalyanlarda sömürgelerden nasiplenmemişti. Ancak ortaya çıkacak bir savaş ile istediklerine ulaşabileceklerdi. Bu durum balkanlarda bulunan ülkeleri rahatsız etmekteydi. 






Atatürk Ve Askerlik Dönemi







Atatürk ve Askerlik, Atatürk'ün askerlik dehasını ortaya koyan başarılarla doludur. Aldığı her görevi başarıyla tamamlamıştır. Atatürk'ün askerlikte ilk görev yeri 11 Ocak 1905 tarihinde atandığı merkezi Şam olan 5. Ordu ile başlamıştır. 1907 tarihinde kolağası yani kıdemli yüzbaşı olmuş, 3. Ordu'ya Manastır'a atanmıştır. 

19 Nisan 1909 tarihinde İstanbul'a giren Hareket Ordu'sunda kurmay başkan olarak görev yapmıştır. 1910 yılında ise, Fransa'ya gönderilmiş ve Picardie Manevralarına katılmıştır. 1911 yılında ise, İstanbul'a gelerek Genel Kurmay Başkanlığı emrinde görev yapmıştır.





Atatürk Ve Askeriye Dönemi








Atatürk ve Askeriye, Atatürk yanmış, yıkılmış savaş meydanlarında küllerinden dirilttiği Türkiye Cumhuriyetinin eşsiz bir lideridir. Şüphesiz asker kişiliğinin başarılı olmasında payı çok büyüktür. Fakat ileri görüşlülüğü ve cesareti ile tam bir kahramandır. Atatürk'ün asker olması, içinde bulunduğu konjonktür zaman dilimi ile ilgilidir. 

Yıkılmakta olan bir imparatorluğun son zamanlarında en kariyerli meslek sahipleri üniformalı subaylardı. Tabi ki subay olmak kolay değildi. Okuma isteğinin olması, aydın olmak ve kafası çalışan bir öğrenci olmak gerekiyordu. Çok fazla meslek grubunun olmadığı bu yıllarda halkın nazarında subaylığın yeri en tepedeydi.





Atatürkün Şahsi İlişkileri







Atatürk'ün Şahsi İlişkileri, Mustafa Kemal Atatürk çok küçük yaşlardan itibaren ikili ilişkilerine önem veren ileri görüşlü bir kimliğe sahipti. Bu hususla bir kimseyle konuştuğu zaman diksiyonu ve hitabenin kuvvetli olması hasebi ile karşıdakine inandığı doğru değerleri aşılama kabiliyetine sahipti. 

Mustafa Kemalin şahsi ilişkileri araştırıldığında çok küçük yaşlardan itibaren aile ve vatanına bağlı olduğu anlaşılacaktır. Mustafa Kemal Atatürk 1881 yılında Selanik'te doğdu. Annesi Zübeyde Hanım ve babası Alı Rıza Efendiydi. Mustafa Kemal şahsi ilişkilerini eğitim yıllarından itibaren iyi tutmuş bir özelliğe sahiptir.







Benzer Konular (Similar Topics)(Похожие темы)( Sujets similaires) ( Ähnliche Themen) (مواضيع مماثلة)