DİVAN-I HİKMET
7. Hikmet
"Kul huvallâh, sübhânallâh"ı vird eylesem
Bir ve Var'ım cemalini görür müyûm?
Baştan ayağa hasretinde feryad eylesem,
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Ellibirde çöller gezip otlar yedim;
Dağlara çıkıp, tâat kılıp gözümü oydum;
Cemalini göremedim, candan doydum;
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Elliiki yaşta geçtim ev-barktan;
Ev-barkım ne görüne belki candan;
Baştan geçtim, candan geçtim, hem imandan;
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Elliüçte vahdet şarabından nasip eyledi;
Yoldan azan günahkar idim, yola saldı;
"Allah" dedim, "Lebbeyk!" diyerek elimi aldı
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Ellidörtte bedenlerimi ağlar eyledim
Mârifetin meydanında dolandım
İsmâil gibi aziz canımı kurban eyledim
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Ellibeşte cemal için dilenci oldum
Kavruldum, yandım, gül gibi ta ki yok oldum
Allah'â hamdolsun cemal arayıp eda oldum
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Ellialtı yaşa ulaştı dertli başım
Tevbe eyledim, akar mı ki gözden yaşım;
Erenlerden nasip almadan taş gönülüm
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Elliyedi yaşta ömrüm yel gibi geçti
Ey dostlar, amelsizim, başım kurudu
Allah â hamd olsun, pir-i kamil elimi tuttu
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Ellisekiz yaşa girdim, ben habersiz
Kahhar Malik'im nefsimi eyle zir ü zeber
Himmet versen, kötü nefsime vursam teber
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Ellidokuz yaşa ulaştım, feryad ve figan
Can verirken cananımı akla, getirmedim
Ne yüz ile sana söyleyeyim, eyle azâd;
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Gözümü yumup tâ açınca erişti altmış
Bel bağlayıp ben eylemedim bir iyi iş;
Gece gündüz gamsız yürüdüm ben, yaz ve kış;
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Altmışbirde pişmanım günahımdan
Ey dostlar, çok korkuyorum İlah'ımdan;
Candan geçip kurtuluş dileyim Allah'ımdan
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Altmışiki yaşta Allah ışık saldı;
Baştan ayağa gafletlerim yok eyledi
Canım, gönlüm, aklım, şuurum "Allah!" dedi
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Altmışüçte çağrı geldi; "Kul yere gir!.."
Hem canınım, cananınım, canını ver
Hu kılıcını ele alıp nefsini kır
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
Kul Hoca Ahmed, nefsi teptim, nefsi teptim;
Ondan sonra cananımı arayıp buldum;
Ölmeden önce can vermenin derdini çektim
Bir ve Var'ım, cemalini görür müyüm?
8. Hikmet
Sabah erken pazartesi günü yere girdim
Mustafa ya matem tutup girdim ben işte
Altmışüçte sünnet dedi işitip bildim
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Yer üstünde dostlarım matem tuttu
Bütün alem "Sultanım" deyip nara çekti
Hakk'ı bulan gerçek sufiler kanlar yuttu
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Elveda deyip yer altına adım koydum
Aydın dünyayı haram kılıp Hakkı sevdim
Zikrini söyleyip yalnız olup yalnız yandım
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
"Taha" okuyup akşam ve geceler kaim oldum
Gece namaz gündüzleri oruçlu oldum
Bu hal ile yer altında daim oldum
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Altmış gece altmış gündüz bir kez yemek
Tan atana kadar namaz kılıp bir kez selam
Altmışüçte oldu ömrüm sonunda tamam
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Hakk Mustafa ruhu gelip oldu imam
Bütün varlık yer altında oldu köle
Çok ağladım Hakk Mustafa verdi müjde
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Mirac gecesi "Gözümün nuru evlad... " dedi
Elimi tutup "Ümmetimsin ümmet" dedi
"Sünnetimi sıkı tutasın gönüldaşım" dedi
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
"Kıyamette yol kaybedersen yola salayım
Muhammed deyip susamış olsan elini tutayım
Evladım deyip elini tutup cennete girdireyim..."
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Ey dostlar bu sözü işitip şevkim arttı
"Ümmet" dedi, iç ve dışım nura battı
Nurunu salıp cemalini Hakk gösterdi
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Cemalini görüp ruhum uçup arşa kondu
Musa gibi varlığım tutuştu yandı
Mecnun gibi eş ve dosttan kaçıp saklandı
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Yer altında eziyet çektim çok zorluk
Döşek yastık taştan yapıp çektim sıkıntı
Ey dostlar bu dünyada yok dinlenmek
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Ta zorluk çekmedikçe vuslatı nerede?..
Hizmet kılmadan hal derdi olmaz peyda
Can ve gönlünü kılmadıkça Hakk'a tutkulu
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Yer altına girdim ise kendimden geçtim
Gözümü açınca Mustafa'yı hazır gördüm
İsyan ve cefa eden ümmetlerin halini sordum
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
"Ey evlad benden sorsan hani ümmet,"
"Ümmet" dedi göğsüm dolarak hasret yarası
"Ümmet için çok çekiyorum Hak'dan külfet"
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Ümmetlerimin günahlarını her Cum'â affet
Alıp geleyim ya Muhammed sen bunu ayır
Ta ki ağlayıp secde eyleyim Tanrı ya affet
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Her Cum'a affet ümmetlerin günahını
Alıp geleyim ya Muhammed gör bunu
Ümmetlerin neler kılar Ahmed senin
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Ben melekten utanç duyarım ey ümmetim
Yaratan'dan korkmaz mısın düşük himmetim
Gece yatmadan ibadet etsen hoş devletim
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Yer altına girdim dostlar iradesiz
"Amin" deyiniz âl, ashab ve çehar-yar
Ümmetlerin suçunu bağışla Allah'ım
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
Kul Hoca Ahmed ben ikinci defteri söyledim
İki alem eğlencelerini meye sattım
Ölmeden önce can acısının zehrini tattım
Mustafa'ya matem tutup girdim ben işte
9. Hikmet
Ey dostlar hasb-i halimi söyleyeyim
Ne sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Gerçek dertliye bu sözümü bildireyim
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Kabir içinde gece-gündüz ibadet eyledim
Nafile namaz kılıp adet eyledim
Her ne cefa gelse ona dayandım
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Kabir içinde Mustafa'yı hazır gördüm
Selam verip edep ile şaşırıp kaldım
Asi-cafi ümmetlerinin halini sordum
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Kabre girmek Rasulullah sünnetleri
İbadet eylemek Hakk Rasulû'nün adetleri
Gariplere rahmet eylemek şefkatleri
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Ümmet olsan gece-gündüz dinmeden ağla
Bağrın pişip ciğerini deşip yürek dağla
Ecel gelse mertler gibi belini bağla
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Bir gün senin ömrünün yaprağı sararınca
Ecel gelmeden tevbe eyle ey cahil
Meğer sana rahmet eyleye Azim Yezdan
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Gerçek dertlinin işidir söz ve icraat
Gözyaşıdır Hakk karşısında niyaz armağanı
Gece-gündüz dinmeden oruç, namaz kıl
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Ey evlad ümmetlerin derdi örter
Yanlış, noksan günahları dağdan artar
Dini bırakıp dünya malını kendine çeker
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Kul Hoca Ahmed tekbir deyip sohbete başla
Hay u heves, ben-benliği uzağa gönder
Seherlerde dört dövünüp dinmeden çalış
O sebepten Hakk'tan korkup kabre girdim
Kaynak: divanihikmet.net
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder