bilgievlerim: Nesnelerin yapısını değiştirebilirsiniz
Logo Design by bilgievlerim.blogspot.com
TÜRKİYE CANIM FEDA TÜRKİYE CANIM FEDA

Çevirci -Translate - Перевести


2 Ocak 2020 Perşembe

Nesnelerin yapısını değiştirebilirsiniz







Nesneleri zihnimizde genellikle oldukları gibi görürüz veya duyarız.

  • Şekillerini belli kalıplar çerçevesinde değiştirirsek ne olur? 
  • Örneğin bir insanın başını TV kutusuna benzetmeye ne dersiniz? 
  • Parmaklarının uzunluğu birer metre olan bir insan?.. 
  • Bilgi ilginçleşiyor değil mi?

Yapı değiştirme bilgiyi uzatmak, kısaltmak, büyütmek, küçültmek, kareleştirmek, daireselleştirmek gibi yollarla yapılır. Hayal güçlerinin yeterince zengin olmadığını düşünenler başlangıçta bu yol üzerinde odaklanabilirler. Çünkü bu çalışmada tamamen bilinen kriterler kullanılmaktadır. yapıları değiştirirken aşağıdaki yolların kullanılması mümkündür:






Gerçek dışılık: Elinizdeki bu kağıdın deniz yüzeyi olduğunu düşünün, elinizdeki mikrofon dondurmaya dönüşüyor ve onu yiyorsunuz vs... Gerçek dışılık, sıradanlıktan çıkmaktır. Beyin sıradan olmayan her şeye özel dikkat sarf eder. Örneğin sokaklardaki insanların her biri dikkat çekmez. Ama Ankara’da bir “eskimo” görseniz veya Mars’tan gelmiş bir uzaylı... Çimenlerdeki karıncaları önemsemezsiniz, kedileri de, köpekleri de... Ama fare büyüklüğünde bir karıncayı görseniz ne yaparsınız?

Mantıksızlık: Kurgu mantıksız olmalıdır. Birbirlerinin omuzlarına binip ağaç kadar uzun olan bir kule yapan öğrencilerin durumu gerçek dışıdır; ama çok da mantıksız değildir. Ağaçların dallarının peş peşe kırılıp düşmesi gerçek dışıdır ama bir mantıklı açıklaması olabilir. 
Ya ağaçların köklerini söküp sizin ardınızdan gelmelerine ne dersiniz? 
Mantığınızla açıklayabilir misiniz?
Dikkat edelim: Beynimizin sol lobunu kullanmakta ısrar ediyorsak mantıklı olmak zorundayız. Hayat zaten mantıkla işler. Ancak bugünkü hayat düzeyimizi inşa eden, mantıktan çok mantıksızlıktır. Eğer beynimizin sağ lobunun potansiyelini de devreye sokarak beyin gücümüzü 10-15 kat artırmak istiyorsak bilinçli (ama kesinlikle bilinçsiz değil) mantıksızlıkla sağ lobumuzu harekete geçirmeliyiz. 




 Sağ lob mantıksız bilgilere yapışır. İste size örnek: Gezmeye gittiğiniz ormanda her şey güzeldi. Ağaçlar yapraklarını iyice uzatıp saçlarınızı okşadılar. Şarkı söylediniz ve o anda ağaçlar dallarıyla birbirlerine tutunmuş olarak dans ettiler, üstelik hep bir ağızdan sizin şarkılarınızı koro halinde söylüyorlardı.
 Yeterince mantıksız mı?
Gülünçlük: Gülünçlükle hafıza kaydı arasında doğrusal bir ilişki vardır. Mutluluk içinde öğrendiğiniz gülünç bir bilgiyi unutmama eğilimi gösterirsiniz. Zira ruhumuzda bize ve tüm insanlara hükmeden bir kanun vardır. Alt bilincimiz acı verici olgulardan uzaklaşır, lezzet veren olgulara yaklaşır. Yaklaştığımız olgular daha güçlü kaydedildiğinden unutulmama eğilimi gösterirler. 
Eğer bilgi haz veriyorsa altşuur onu bilinçte tutmak veya bilince çağırmak için bizi destekler. Bilgi acı veriyorsa otomatik sistem tüm karşı çabalarımıza rağmen unutturmaya çalıştırır. Eğer çok acı verici olayları, bilgileri unutmamaya direnirsek bu defa psikolojik dengemiz bozulur. Kişilik bozuklukları ve depresif rahatsızlıklar gelişir. Şu halde bilgiyi kurguladığınızda ne kadar gülünçleştirebilirseniz o kadar büyük ihtimalle ve sağlıklı olarak hatırlarsınız.




Şu örneklere bakınız: “Manavdan dört tane karpuz alacaksınız. Manava yaklaştığınızda tezgahtaki karpuzlardan dördü yerlerinden zıplayarak kucağınıza atladılar. “Bizi alın” diye tutturdular. Onları kıramadınız ve ücretlerini ödediniz. Ardından kollarınızdan hoplayıp yola fırladılar ve zıplaya zıplaya evinize gidiyorlar.” Veya bir fıkra: “Temel İngiliz’e sormuş, ‘Sen ne sigarası içiyorsun?. İngiliz ‘Ben PALL MALL içerim.’ demiş. Bu sefer İngiliz Temel’e sormuş. ‘Sen ne sigarası içersin’. Temel altta kalmadan ‘Ben de SAMSUN MAMSUN içiyorum.’ demiş.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Benzer Konular (Similar Topics)(Похожие темы)( Sujets similaires) ( Ähnliche Themen) (مواضيع مماثلة)