bilgievlerim: Ocak 2020
Logo Design by bilgievlerim.blogspot.com
TÜRKİYE CANIM FEDA TÜRKİYE CANIM FEDA

Çevirci -Translate - Перевести


26 Ocak 2020 Pazar

Süleymansah'in Ölümünden Sonra Anadolu'da meydana Gelen Olaylar







Süleymansah'in ölümünden sonra özellikle Anadolu'nun bati kesiminde ve Marmara bölgesinde vuku bulan olaylar hakkindaki bütün bilgimizi Bizans tarihçisi Anna Komnena'ya borçluyuz. Anna Komnena'nin Alexiad adli eseri bilhassa kronolojik bakimdan çok karisik olmasina ragmen Türkiye tarihinin yaklasik 40 yillik bir kismi için tek kaynaktir.

Yukarida temas ettigimiz gibi Süleymansah 1084 yili Aralik ayi içerisinde Antakya'yi fethetmek için yola çikarken Iznik ve civarini Ebu'l-Kasim adindaki bir Türk beyine birakmisti. Ülkenin diger bölgelerinin idaresi de muhtelif Türk kumandanlarina tevdi edilmisti. Süleymansah'in Tutus'a maglub olup intihar etmesinden sonra firsattan istifade eden Bizans imparatoru Alexios'un Türklerin eline geçmis olan Karadeniz kiyisindaki sahil sehirlerini geri almaya muvaffak oldugu anlasilmaktadir. 






Süleymanşahın Ölümü Ve Şahsiyeti









Osmanlı'nın kurucusu Osman Bey'in dedesi olan Süleyman Şah'ın hayatı merak konusu oldu. Süleyman Şah'ın kim olduğunu merak eden vatandaşlar, konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için internette araştırma yapıyor. Peki, Süleyman Şah kimdir? Süleyman Şah nasıl öldü?

Antakya'nin zaptindan sonra Serefü'd-Devle'nin ortadan kaldirilmasi ve Haleb'in kusatilmasi Süleymansah'i hem Suriye Selçuklulari ile hem de Büyük Selçuklularla karsi karsiya getirdi. Süleymansah kazandigi bu zafer ile Serefü'd-Devle Müslim'in Mezopotamya ve Kuzey Suriye'yi içine alan ve yavas yavas bütün Suriye ve Filistin'e yayilma plânlarini bozmus ve dolayisiyla Suriye ve Filistin'de Selçuklu hâkimiyetinin yayilmasina zemin hazirlamistir. 

Serefü'd-Devle'nin Halep'te biraktigi emîr Serif Ebû Ali Hasan b. Hibetullah el-Hasimî (Ibnü'l-Huteytî) bir yandan Haleb'i savunurken bir taraftan da hem Meliksah'a hem de Tutus'a mektup yazarak sehri teslim almak üzere ya bizzat gelmelerini yahut kendilerini kurtarmak üzere büyük bir ordu göndermelerini istemisti. 







21 Ocak 2020 Salı

Süleymanşah'ın Antakyayı Fethi






Çok eski bir tarihe sahip olan Antakya Asi nehri kiyisinda ve Habibü'n-Neccâr dağı eteklerinde yer alan tarihî bir şehir olup M.Ö. 300 tarihlerinde I. Seleukus tarafından kurulmuş ve zamanla Suriye'nin merkezi olmuştur. Roma imparatorluğu döneminde Roma ve Iskenderiye'den sonra imparatorluğun üçüncü büyük şehri haline gelmişti. M. III. yüzyilda İran Sasanî Kisrasi I. Sâpur Roma imparatorluğunun bu önemli şehrini zaptederek halkını Hûzistan ve Cündisapur'a sürgün etti. VI. yüzyilda Antakya yine Sasanî saldırılarının odak noktasını teşkil etti ve Hüsrev I. Enusirvan 535 yılında burayi tekrar zapt ve tahrip etti. 

Bizans imparatoru Justinianos VI. yüzyilda şehri yeniden inşa ettirdi. Antakya 638 yılında Islâm orduları tarafindan fethedildi ve üç asrı aşkin bir süre müslümanların elinde kaldi. 969'da imparator Nikephoros Phokas zamanında Bizans'in hakimiyetine girdi ve yaklaşik bir asır boyunca Bizans'in İslâm ordulari karşısındaki en önemli kalesi oldu. 1080 yılından beri Arap Ukaylî emîri Serefüddevle Müslim b. Kureys'e haraç ödüyordu.




SüleymanŞah Devrinde Bizans Imparatorlunu Ve Büyük Selçuklularla Ilişkiler






Sultan Alp Arslan zamaninda isyan ederek Bizans'a siginmis olan Erbasgan (Erbasan) 7 Ocak 1078'de kendisini Anadolu'da imparator ilan etmis olan Botaniates ile isbirligi yaparak Istanbul üzerine yürüyünce Mikhail Dukas Kutalmisogullarini yardima çagirdi. Ancak Botaniates Erbasgan araciligi ile Kutalmisogullarini kendi tarafina çekti ve Iznik'e kadar geldi. 

Mikhail Dukas'in idaresinden usanmis olan Bizans halki isyan ederek Botaniates'i destekledi ve Botaniates 25 mart 1078'de imparator ilan edildi. Kutalmisogullari bir süre daha Botaniates'i desteklemeye devam ettiler. Gerçi bizans tahtinda hak iddia eden Nikephoros Bryennios'a karsi Alexios Komnenos kumandasinda gönderilen Bizans ordusunda Selçuklular da vardi. Nikephoros'un ordusundaki Peçeneklerin Alexios'un ordusundaki irkdaslarina karsi savasmak istememeleri Nikephoros'un maglub ve esir düsmesine sebeb oldu. 






Süleyman Şah kimdir?






Anadolu'da kurulan ilk müslüman Türk devleti olan Anadolu Selçuklulari'nin kurulus tarihi hakkinda tarihçiler degisik görüsler ileri sürerler. Anadolu Fatihi Süleymansah ve kardeslerinin ne sekilde ve hangi sifatlarla Anadolu'ya geldikleri konusu üzerinde yerli ve yabanci tarihçiler arasinda sonu gelmeyen münakasalar halâ devam etmektedir.

M. Altay Köymen bu konuda farkli üç görüs belirtir ve devletin 1073, 1077 ve 1092 olmak üzere üç defa kuruldugunu iddia ederek özetle söyle der. "Sultan Meliksah Abbasi halifesinin tavassutu ve hatta israriyla Anadolu'yu 1073'te Kutalmis'in ogullarina tevcih etmistir. Burada dikkati çeken husus devlet kurma yetkisi kardeslerden sadece birine degil dördüne (Bizans kaynaklarina göre 5) birden verilmis ve kollektif bir hakimiyet sürme yetkisi kardeslere birakilmistir. 






20 Ocak 2020 Pazartesi

Anadolu Selçuklu Devleti






Anadolu (Türkiye) Selçuklulari 1075-1308 tarihleri arasinda Anadolu'da hüküm süren müslüman bir Türk devletidir. Devletin kurucusu olarak kabul edilen Süleyman Sah Selçuk'un büyük oglu Arslan Yabgu'nunn torunudur. Bu münasebetle biraz gerilere giderek Arslan Yabgu'dan bahsetmek istiyoruz.


Bazi eserlerde kendisinden Isrâil olarak bahsedilmekle beraber daha çok Türkçe adi Arslan Yabgu ile meshur olan bu Selçuklu beyi ilk defa Karahanlilarla Sâmânîler arasindaki mücadelede dikkatleri üzerine çekti. 






Boks Ringleri Neden Karedir ?






Bilindiği gibi ‘ring’ kelimesi, İnglizce’de daire, halka anlamındadır. Parmağa takılan yüzüğe bile bu nedenle ‘ring’ denilir. Aslında geçmişte profesyonel boksta, boksörler grup halinde kasabadan kasabaya dolaşır, oradaki yerli boksörlerle maç yaparlardı.

Boks yapılacak alana seyirciler daire şeklinde yerleştirilir, en önde oturanlara alanı çevreleyen ip tutturularak, başkalarının boks yapılacak yere girmeleri önerilirdi. Ayrıca sahnedeki boksöre meydan okuyan biri kafasını bu ipe çarparak dövüşmek istediğini belirtirdi.





Serap Neden Görürüz?







Serap, atmosferde ışık ışınlarının kırılmasından doğan bir optik yanılmadır; uzaktaki bir cisme bakarken sanki bir su yüzeyinden yansıyormuş gibi, cisimle birlikte ters görüntünün oluşumudur.

 Çöl ya da sıcak asfalt gibi çok sıcak yüzeylere yaklaşan hava çok ısınır. Güneş ışınları da daha soğuk havadan çok sıcak havaya geçerken yansır.Bundan dolayı su yansıması gibi bir görüntü oluşur.





16 Ocak 2020 Perşembe

Bulutlar Nasıl Oluşuyor?






Tepenizde gördüğünüz orta büyüklükte, yaklaşık 1 kilometre çapındaki bir bulutun hacmi 4 milyar metreküptür ve içinde 1-5 milyon kilogram su vardır. Peki, nasıl oluyor da bu kadar su başımıza kovadan dökülür gibi dökülmüyor, bu kadar tonlarca ağırlık
havada durabiliyor? 

Gerçekten bulutlar gökyüzünün inanılmaz ve harika süsleridir.
Hiçbir bulut diğeri ile şekil ve hacim olarak aynı değildir. Çünkü oluşumlarına etki
eden hava akımları, sıcaklık, basınç, havadaki toz miktarı v.b. gibi o kadar çok etken vardır ki, çok değişken olan atmosferde iki yerde bütün bu şartları eşit olarak sağlamak
mümkün değildir.






Göz Çapaklanması Neden Olur?






⧪Çapak Nedir?
Her sabah uyandığımızda gözlerimizin kenarında olan ve genellikle parmaklarımızla kenarlara ittiğimiz çapak neden olur? Göz çapaklanmasının tedavi edilmemesi önemli bir sağlık sorununa yol açabilir mi? İşte, cevaplar...

Gözün içerisinde oluşan sümüksü yapıda yapışkan bir salgı olan çapak, gözde fazla durursa koyulaşır ve daha yapışkan hale gelebilir. Daha da ilerlerse göz kapaklarının açılmasını engelleyecek kadar yapışkan olabilir. Kimi zaman da sadece kirpiklerde birikimler şeklinde görülür ve estetik açıdan görüntüyü bozar. 





15 Ocak 2020 Çarşamba

Şarap Nasıl Yıllanır Niçin Yıllandıkça Güzelleşir ?






Dünyanın çeşitli yerlerinde yetiştirilen üzümlerin renkleri de çok çeşitlidir. Şarap yapımında kullanılan üzümlerin renkleri iki ana gurupta toplanır. Sarı ile yeşil arasında rengi olanlara beyaz üzüm, kırmızı ile mavimsi siyah renk arasında olanlara siyah üzüm denir. 

Kırmızı şaraplar siyah üzümden yapılırken, beyaz şarapların da sadece beyaz üzümlerden yapıldığı bilgisi doğru değildir. Burada önemli olan üzümün kabuğudur. Kırmızı üzümü olduğu gibi kullandığınızda kırmızı şarap elde edersiniz. Kırmızı veya beyaz fark etmez, tüm üzümlerin kabuklarını soyduğunuzda ise sonuçta beyaz üzüm elde edersiniz






Arılar Neden Vızıldar ?







Arılar iletişim kurabilmek için hareketleri ve ‘dansları’ gibi, vızıltılarını da bilgiyi iletmek için kullanırlar. Arılarla ilgili on farklı ses tanımlanmış ve bazıları belirli faaliyetlerle ilişkilendirilmiştir.

Bu kullanımlardan en belirgini, kovanı soğutmak için yapılan‘yelpazelemedir’.
Saniyede 250 vuruşla uzun ve durağandır, kovanın kendisi bu sesi daha da güçlendirir.





Ceket Kollarındaki Düğmeler Ne İşe Yarar ?






Erkek ceketlerinin kollarında bol miktarda küçük düğmeler vardır. Bu düğmeler ön
düğmelerle aynı renkte ama daha küçüktürler. Yani ceketin düğmelerinden biri kopup
kaybolduğunda yerine bunları kullanamazsınız. 

Esas düğmelerden bir tane de yedek
vermeyi çok gören imalatçılar, işlevi olmayan bu düğmeleri kollara sıra sıra dizmeyi
pek severler.




14 Ocak 2020 Salı

Hindistan’da Neden İnekler Kutsaldır?






Hindistan dünyada en çok büyükbaş hayvana sahip ülkedir ama bu kaynaktan
yararlanılamamaktadır. Hinduculuğun başlangıcından beri inek Hindistan’da en kutsal hayvan olarak görülür. İstemeyerek de olsa ineğin öldürülmesi büyük bir günah sayılır.
Hindistan’da sokaklarda sıcaktan bunalmış, iyice hantallaşmış, bir deri bir kemik
kalmış ineklere rastlanılması gayet doğaldır. İnekler cadde ve sokaklarda diledikleri gibi dolaşır, yaya kaldırımları üzerinde güneşlenir, tapınaklara girer, pazar yerlerini pislerler; kimse onlara ilişemez, hatta saygıyla selamlarlar.






Başımızı ‘Evet’ Anlamında Neden Sallarız?






Dünyada bütün insanlar ‘evet’ veya ‘hayır’ derken başlarını da bir şekilde hareket ettirirler.

Kabul etme veya etmeme düşüncelerini mutlaka bu baş hareketleri ile
desteklerler, belli ederler. İstemsiz, bir nevi refleks olan bu hareketi,davranış bilimciler insanın bebeklik çağındaki meme emme içgüdüsüne bağlıyorlar.





Gerinme Neden Hoşumuza Gider?





Gerinmede, gevşeme amacıyla kollar yukarı kaldırılır, baş ve gövde arkaya eğilir,bacaklar gergin hale getirilir, aynı zamanda üst üste esnenir. 
Gerinme özellikle uykudan kalkıldığı zaman, bazen de sinirler yorulduğunda görülür. ‘Gerim gerim gerinmek’ rahatlık, mutluluk ve övünç duymak anlamında bir deyim olarak da kullanılır.





11 Ocak 2020 Cumartesi

Ahlatsahlar (1100-1207)






Ahlatsahlar, 1100-1207 tarihleri arasinda Ahlat ve civarinda hüküm sürmüs bir Türk-Islâm hanedanidir.

Van gölünün kuzeybatisinda yer alan Ahlat adinin Urartular'dan geldigi ve onlarin bu sehre "Halads" dedikleri kabul edilmektedir. Ermenilerin Salent, Süryanilerin Keloth dedigi Ahlat Arapça Islâm kaynaklarinda Hilât seklinde geçer. Fakat Türkler'in buraya hâkim oldugu tarihten itibaren Ahlat olarak telaffuz edilmeye baslanmis ve günümüze kadar da bu adla anilagelmistir. Sehir ilk defa Hz. Ömer devrinde el-Cezîre fatihi Iyaz b. Ganm tarafindan Bitlis ve diger bazi sehirlerle birlikte fethedilmistir (20/640-641).

Yapilan anlasmayla Ahlat ve Bitlis beyleri Islâm devletinin himayesinde kalacak ve yillik muayyen miktarda vergi ödeyecekti. Selçuklular'in bu bölgeye ilk akinlari, Çagri Bey'in 1015-1021 yillari arasinda gerçeklestirdigi meshur Dogu Anadolu seferi sirasinda yapilmisti. Çagri Bey'in dönüsünde: "Bize karsi koyabilecek bir kavme rastlamadim" seklindeki raporu, Selçuklular'in bu bölgeyi ele geçirme ümitlerini artirdi. Ilk Selçuklu sultanlari Tugrul Bey ve Alparslan, hem Türkmen kitlelerine yurt bulmak ve hem de Islâm ülkelerini korumak gayesiyle Bizans sinirlarina akinlar düzenlediler. Tugrul Bey bu seferlerden birinde Bargiri ve Ercis'i zaptetti.





Danismendliler ve Danismend Gazi







1. Danismend Gazi:

Danismendliler, 1071-1178 yillari arasinda Sivas, Malatya, Kayseri, Tokat, Amasya ve civarinda hüküm süren bir Türkmen hanedanidir.
Hanedanin kurucusu olan Melik-i Muazzam Danismend, Ahmed Gazi (Taylu) b. Ali'nin mensei ve yasadigi devir, tarihçiler arasinda hâlâ tartisma konusudur. Kaynaklarda hayati hakkinda yeterli bilgi yoktur.

Meshur tarihçi Ibn Bîbî'nin, Dânismendliler hakkindaki rivayetler ihtilafli oldugu için eserinde onlara yer vermedigini söylemesi dikkat çekicidir. Bir rivayete göre Danismend, 360/970 yilinda Abbasî halifesi el-Mutî'den izin alarak Rumlar'la cihada çikmis, Tursan, Çavuldur, Karadogan, Hasan, Süleyman b. Nûman, Eyyüb b. Yunus ve Karatekin gibi emirler ve gönüllü mücahitlerle Sivas'a kadar gelmis, askerlerinden bir kismini Emîr Tursan ile beraber Istanbul'a göndermis, kendisi de Tokat, Turhal, Amasya ve Niksar'i fethetmistir. Bazi emîrlerini de Kastamonu ve Canik taraflarina sevketmistir. Seferlerinden birinde yaralanmis ve Niksar'a dönüp orada vefat etmistir. 






Mengücüklüler'in Kurulusu







1. Mengücüklüler'in Kurulusu


Mengücüklüler, Malazgirt zaferinden sonra Erzincan, Kemah, Divrigi ve Sarki Karahisar (Kögonya/Sebinkarahisar)'i fethederek yaklasik 1227 yilina kadar burada hüküm süren bir Türk beyligidir.


Beyligin kurucusu olan Mengücük Gazi, Sultan Alparslan ile Malazgirt savasina katilmis ve zaferden sonra Karasu (Yukari Firat) ve Çalti nehirleri vadilerinin fethiyle görevlendirilmistir. Mengücük Gazi'nin hangi boya mensup oldugu kesin olarak tesbit edilememistir. Yazicioglu Ali'nin Mengücüklü Fahreddin Behram Sah'in Anadolu Selçuklu Sultani II.Süleyman Sah'in (1196-1204) Gürcistan seferine Salurlar ve Bayindirlar ile katildigina dair sözleri ihtiyatla karsilanmalidir. 








Saltuklular'in Kurulusu






1. Saltuklular'in Kurulusu
Saltuklular, 1071-1202 tarihleri arasinda Erzurum, Pasinler, Tercan, Ispir, Oltu, Tortum, Micingerd, Bayburt ve civarinda hüküm sürmüs bir Türk beyligidir.
Malazgirt zaferinden sonra Anadolu'da kurulan ilk Türk beyligi olan Saltuklular'in baskenti Erzurum idi. Islâm kaynaklarinda Kalikala ve Erzenu'r-Rûm seklinde geçen Erzurum, Hz. Osman zamaninda 653 yilinda fethedilmistir. 

Fetihten sonra Erzurum'u bir üss ve karargâh olarak kullanan müslümanlar, buradan kuzey ve dogu istikâmetinde akinlar düzenlediler. Sehir Abbâsîler'in ilk yillarinda Bizans imparatorlugunun eline geçtiyse de daha sonra geri alinmistir. Bizans ordulari XI. yüzyilda Erzurum'u isgal ederek Azerbaycan'a kadar uzandilar. Ayni yillarda baslayan Selçuklu akinlari ve Türkmen muhacereti sebebiyle Türkler'le Bizanslilar arasinda uzun yillar devam edecek olan çatismalar basladi.






Anadolu'da Beylikler Dönemi







Üzerinde yasadigimiz Anadolu, tarih boyunca çesitli kavimler tarafindan isgal edilmis ve bu yarimadada birçok devlet kurulmustur. Ancak bu devletlerin hiç birisi Anadolu'nun tarihi üzerinde Türkler kadar etkili olamamislardir. Türklerin Anadolu'yu fethederek Islâmlastirmalari ve burayi vatan yapmalari Türk ve dünya tarihinin en önemli olaylarindan biridir.


Büyük Selçuklu Devleti kurulmadan önce, Tugrul ve Çagri Bey'lerin idaresinde bulunan Türkmenler, Maveraünnehir'de Karahanli ve Gazneli devletlerinin siddetli baskilari altinda bulunuyorlardi. Bu kardesler kendilerine daha elverisli topraklar bulmak için bir kesif seferi yapmaya karar verdiler. 








10 Ocak 2020 Cuma

Belleme Çerçevesi HızlıI Okuma Nedir ?







Tanımı: Belleme okuma esnasında edinilen bilginin istenildiğinde çağrılabilecek şekilde hafızaya yerleştirilmesi sürecidir. Genel Hafıza konusu son bölümde daha ayrıntılı olarak ele alınacaktır.
Bu güne kadar yüzlerce kitap okuduğumuzu biliyoruz. Eğer bu kitapların içeriklerini hafızamızda tutabilseydik şimdi profesyonel bilgi uzmanları olurduk. 

Oysa belki de yüzlerce kitap okuduk ve metinleri okurken kavramıştık, öğrendiğimizi sanmıştık. Hala kitap okumaya devam ediyoruz. Ama kitap okuduktan 48 saat sonra hafızamızı yokladığımızda kitaptan aldığımız bilginin en az % 80’inin kaybolduğunu görüyoruz. Neden?





Kavrama Çerçevesi Nedir ?







Okuma sürecinin tanıma aşamasını kavrama takip eder. Kavrama aşamasında beyin sembollere bağlanan anlamları, imajları tarar ve bulur. Aşağıda bu süreç gösterilmiştir:
görülen kelime
Görülen=hafızadaki, kelime
hafızadaki, kelime=imaj
Ayı
Ayı
Resim
Görme Çerçevesi
Tanıma Çerçevesi
Kavrama Çerçevesi
Görüldüğü gibi sembollere bağladığımız anlamı veya anlamları taşıyan imajları yakaladığımız anda kavrıyoruz. Eğer sembollerin taşıdığı görüntüleri çağıramazsak kavrama gerçekleşemez. Kavrama en basit düzeyde bir resim, ileri düzeyde ise filmdir. Resimleri filme dönüştüremediğimizde tam kavrama gerçekleşemez. Örneğin “Ben+ okula+ gidiyorum.” cümlesinde “okul”, “ben” ve “gitmek eylemi” ayrı birer resimdirler. Bunları filme dönüştürebildiğimiz an, “okula gitmekte olan ben’in” yaptığı işin film halinde zihnimizde canlandığı andır. Kavrama yeteneğinin gelişiminde iki boyutu dikkate alacağız: Daha doğru kavrama, daha hızlı kavrama. Bu bölümde yapacağımız çalışmaları aşağıda özetleyelim:





9 Ocak 2020 Perşembe

Şefkat Nedir?







Sevmek bazen uhuvvet(kardeşlik), bazen aşk, bazen da şefkat kimliğine girer. Sevgi çeşitleri arasında en ulvisi şüphesiz şefkattir. Şefkati tanımı itibariyle diğer Sevgi çeşitlerinden ayıran temel özellik karşılıksız oluşu ve merhamet boyutunu kuşanmış olmasıdır. 

Şefkat çok yüksek bir duygusal karakter gerektirir. Şefkat hissedişinin zirvesinde olan insan da bu hissedişi yüzünden ya dünyanın en mesut insanı olur ya da hayati ve yaşamayı kendisine zehir eder. 





Tanıma Çerçevesi (Hızlı Okuma)





Daha Doğru Tanıma,Eksiklikleri Ayrımlaştırın,Hataları Ayrımlaştırın,Benzerlikleri Ayrımlaştırın,Yoğunlaşma Yeteneğinizi arttırın,Eksik Harfleri Tamamlayarak Okuyun,Metinleri Ters Çevirerek Okuyun,Tanıma Çerçevesi (Hızlı Okuma)

Tanıma çerçevesi okuma sürecinin ikinci aşamasını oluşturmaktadır. Bu aşamada “gözler” görevlerini bitirmişler ve bütün iş beynimize kalmıştır.
Gözlerimizle çeşitli sembollerin, karakterlerin resimlerini çekeriz. Bu resimler elektriğe kodlanmış olarak beynimize ulaşır. 

Beynimiz önce bu sembolleri hafızasından tarar. Hafızada var olan sembollerle benzerliğin yakalandığı an tanıma gerçekleşmiş olur. Örneğin sembolünün ne anlama geldiğini düşünürken beynimiz =, ¹ , Y, F, E gibi sembollere işaret koyacak; ama bunların hiç birinde karar veremeyecektir. 




Belleme Çerçevesi (Hızlı Okuma)






Tanımı: Belleme okuma esnasında edinilen bilginin istenildiğinde çağrılabilecek şekilde hafızaya yerleştirilmesi sürecidir. Genel Hafıza konusu son bölümde daha ayrıntılı olarak ele alınacaktır.
Bu güne kadar yüzlerce kitap okuduğumuzu biliyoruz. Eğer bu kitapların içeriklerini hafızamızda tutabilseydik şimdi profesyonel bilgi uzmanları olurduk.

 Oysa belki de yüzlerce kitap okuduk ve metinleri okurken kavramıştık, öğrendiğimizi sanmıştık. Hala kitap okumaya devam ediyoruz. Ama kitap okuduktan 48 saat sonra hafızamızı yokladığımızda kitaptan aldığımız bilginin en az % 80’inin kaybolduğunu görüyoruz. Neden?





8 Ocak 2020 Çarşamba

Uyku Bozuklukları





    
Uyku bozuklukları ile ilgili sınıflandırma klinik bulgular, semptomlar, başlangıç yaşı ve öykü göz önünde bulundurularak yapılmıştır. Uyku ve uyanıklık bozuklukları, Uyku Bozuklukları Derneği ve Uyku Psikofizyolojisi Derneğince 4 grupta incelenmektedir;

İNSOMNİA: İnsomniak hastalar yetersiz uyku, uykuya dalma güçlüğü, uykudan uyanma ve prematüre sabah uyanıklığı (uykuya başlama ve sürdürmede bozukluk) dan yakınrlar. 





Düzenli Ve Vucuda Yararlı Uyumak İçin İzlenecek Basamaklar Nelerdir ?






Başarıya ulaşmak için izlenecek yolların aşılması için ve kalıcı olabilmesinin temel şartlarından birisi, insanın iyi uyumuş, dinlenmiş ve zinde bir şekilde uyanmasıdır. Bu anlamda uyku çok büyük önem kazanır. Uykudaki aksaklıklar dalga dalga tüm benliğimize ve çevremize yayılır. 

Önce uykumuzun nasıl olması gerektiğine karar vermeliyiz. Burada tespit etmemiz gereken nasıl yatmalı, ne kadar uyumalı ve uykudaki temel yöntemin ne olacağı sorularının cevaplarıdır.  





Horlama Nedir ve Nedeni Nedir?






Normal erişkin insanların en az %45'i zaman zaman horlamaktadır. %25'i sürekli olarak horlamaktadır. Horlama problemi en sık şişman erkeklerde görülür ve yaşla birlikte her geçen gün artar.

A.B.D.'de üçyüzden fazla firma horlamaya karşı cihaz geliştirmiştir. Bazı modeller pijama arkasına tenis topu yapıştırmak gibi eski bir modelin modifikasyonlarıdır. (Sırt üstü yatarken horlama daha çok artar) Çene ve boyun askıları, boyunluklar ve ağız içine yerleştirilen cihazlar hiçbir yarar sağlamamıştır. 






Başarıya Giden Yolun Önemli Aşaması







Başarıya ulaşmak için izlenecek yolların aşılması için ve kalıcı olabilmesinin temel şartalarından birisi, insanın iyi uyumuş, dinlenmiş ve zinde bir şekilde uyanmasıdır. Bu anlamda uyku çok büyük önem kazanır. 

Uykudaki aksaklıklar dalga dalga tüm benliğimize ve çevremize yayılır. Önce uykumuzun nasıl olması gerektiğine karar vermeliyiz. Burada tespit etmemiz gereken nasıl yatmalı, ne kadar uyumalı ve uykudaki temel yöntemin ne olacağı sorularının cevaplarıdır.  





7 Ocak 2020 Salı

Beynimizin %10'unu Mu Kullanıyoruz



Çocukluğumuzda bazı büyüklerin sohbetlerinde Allah’ın kudretine örnekler ve-rilirken beynimizin mükemmelliğinden bahsedilirdi. Bu müthiş organın mucizevî özellikleri sayılırken kapasitesinin büyüklüğünü anlatmak için "bütün hayatımız boyunca beynimizin en çok % 5’ini kullanırız, Einstein gibi dâhiler bile ancak          % 10’unu kullanıyorlar"  gibi ifadeleri hayran bir şekilde dinlerdik. Bu hususta son yıllarda yapılan araştırmalar ise daha farklı görüşleri dillendiriyor.

"Beynimizin % 10’unu kullanıyoruz." ifadesi Washington Üniversitesi'nde anesteziyoloji uzmanı olan Dr. E. Chudler’e göre yanlış bir düşüncedir, bir söylentidir ve gerçekle bir alâkası yoktur. Peki bu söylenti nereden çıktı? Bunu hiç kimse bilmiyor. Dr. Jay, şimdiye kadar bu şekilde düşünen hiçbir nöroloji uzmanıyla karşılaşmadığını ve bu sözün dünya çapında yaygın bir deyim hâline gelmesini hayretle karşıladığını belirtiyor.





Benzer Konular (Similar Topics)(Похожие темы)( Sujets similaires) ( Ähnliche Themen) (مواضيع مماثلة)