Atatürk'ün hayatı, Asıl adı Mustafa Kemal olan Atatürk 1881 yılında, Selanik'te dünyaya gelmiştir. Babası Ali Rıza Efendi, annesi ise Zübeyde Hanım'dır. Babası Ali Rıza Efendi önceki yıllarda gümrük memurluğu yapmış. Daha sonraki yıllarda ise görevinden ayrılarak kereste tüccarlığına başlamıştır. Annesi Zübeyde Hanım ise gelenek ve göreneklerine sadık, mükemmel bir hanımefendiydi.
Mustafa Kemal Atatürk'ün çocukluğu ve gençlik yılları, Osmanlı devletinin en sıkıntılı dönemine denk gelmiştir. Doğduğu yer Selanik, 19. yüzyılın sonlarına doğru sık sık çatışmalar gelişen Makedonya'dadır. Mustafa Kemal Atatürk aile hayatına oldukça önem vermiş ve yaşamı boyunca ailesini yalnız bırakmamıştır. Selanik Osmanlı'dan alınınca annesi ve kız kardeşi Makbule Hanımı yanına getirmiştir.
Atatürk'ün öğrenim hayatı
Atatürk ilk önce annesi Zübeyde Hanım'ın talebiyle mahalle mektebine gitmiş, bu mektepteki eğitim modern olmadığı için daha sonra Şemsi Efendi İlkokuluna geçmiştir. Şemsi Efendi İlkokuluna giderken babası Ali Rıza Efendi hayatını kaybetmiş ve Atatürk bu nedenle öğrenim hayatına ara vermiştir. Babası vefat ettikten sonra annesi zor durumda kalmış ve kızı Makbule Hanım'ı ve oğlu Atatürk'ü yanına alarak kardeşi Hüseyin'in yanına yerleşmiştir.
Mustafa Kemal'in öğrenimine ara vermesi annesini çok üzdüğü için onu öğrenimini tamamlaması için Selanik'e göndermiştir. Selanik'te ilk önce Mülkiye Rüştiyesi'ne kayıt olmuş ancak asker olmayı çok istiyormuş. Askeri oluk sınavlarına katılarak başarılı olunca Askeri Rüştiye'sine geçmiştir.
Selanik Askeri Rüştiye'sini başarıyla bitiren Atatürk Manastır Askeri Liseye yazılmıştır. Askeri lisede ülkeyle alakalı sorunlar, millet sevgisi, vatan sevgisi ve bağımsızlık gibi düşünceleri gelişmiştir. Manastır Askeri Liseyi bitirdikten sonra İstanbul'a gelmiş ve Harp Okulu'nda piyade sınıfına girmiştir. Buradan ise teğmen olarak mezun olmuştur. Öğreniminin geri kalanını İstanbul Harp Akademisi'nde kurmay sınıfında devam etmiştir. Buradan ise kurmay yüzbaşı rütbesiyle mezun edilmiştir.
Atatürk'ün askerlik hayatı
Atatürk'ün askerliğe karşı ilgisi henüz çocukluk yıllarda başlamıştır. İlk görev yeri Suriye'dir. Suriye'de 5. ordu emrindeki 30 süvari alayında ilk görevine başlamıştır. Görevi askerlere askeri eğitim vermek ve güvenliği sağlamaktır. Suriye'de yakın dostlarıyla birlikte Vatan ve Hürriyet Derneği'ni 1906 yılında kurmuştur. 1907 yılında Manastır 3. ordu komutanlığında göreve geçmiştir.
31 Mart Ayaklanmasında güvenliği ve düzeni sağlamak amacıyla hareket ordusunda kurmay yüzbaşı olarak görevlendirilmiştir.7
Trablusgarp'a İtalya saldırdığında kaçak olarak Trablusgarp'a girmiş, Fethi Bey, Enver Paşa ile beraber başarılı savunmalar kazanmıştır. Balkan savaşlarıyla beraber Trablusgarp'tan ayrılmıştır. Atatürk Osmanlı Devleti'nin 1. Dünya Savaşı'na katılmasından yana değildi. Fakat Osmanlı Devleti savaşa katılınca 2 Şubat 1915 yılında kurulan Tümen Komutanlığında göreve başlamıştır.
Çanakkale Cephesinde sağlamış olduğu başarılar sayesinde tanınmaya da başlamıştır. Mondros'tan sonra yurdun işgal olmasını engellemek için Anadolu2ya gelmiş ve halkı Kurtuluş Savaşına karşı örgütlemeye başlamıştır. 22 Temmuz'da askerlikten istifa etmiştir. Sakarya Meydan Savaşı'ndan evvel gerçekleşen gelişmeler Atatürk'ün tekrar askerliğe başlamasına neden olmuş ve daha geniş yetkilerle 5 Ağustos 1922 yılında başkomutan olarak görevlendirilmiştir.
Atatürk'ün siyasi hayatı
Üstün yetenekli, kuvvetli bir iradeye sahip eşsiz bir devlet adamı olan Atatürk, gençliğinde Osmanlı Devleti'yle ilgili birçok sıkıntı yaşamış ve bu sıkıntılara karşı çareler üretmeye başlamıştır. 19 Mayıs 1919 yılında birlik ve beraberliği sağlamak amacıyla Samsun'a çıkmış, Samsun'dan Havza'ya geçerek bildiriler yayınlamıştır. Amasya2da Amasya Genelgesi yayınlamış, Doğu Anadolu'da Erzurum Kongresinin başkalığını yapmıştır. Sivas kongresine ise tüm cemiyetleri bir arada toplamıştır. Çalışmaları takip etmek için 27 Aralık'ta Ankara'ya gelmiştir.
TBMM'sini 23 Nisan 1920'de açarak Meclisin tarafından başkan seçilmiştir. Ülkeyi çağdaş bir ülke yapmak için çeşitli inkılaplar yapmış, bu inkılapları hayata geçirirken her daim milli çıkarları göz ardı etmemiştir. 29 Ekim 1923 yılında Cumhuriyeti ilan etmiş ve ilk cumhurbaşkanlığını yapmıştır. 1934 yılında Atatürk soyadını almıştır.
Medeni hali
Atatürk her zaman kadının hak ettiği değere ulaşması için çaba sarf etmiş ve her zaman bunun için mücadele etmiştir. 29 Ocak 1923 yılında Latife Hanım'la evlilik yapmıştır.
Atatürk'ün ölümü
Atatürk son yıllarına kadar her zaman Türk ulusunu, Türk Cumhuriyetini yükseltmek ve geliştirmek için mücadele etmiştir. Bunun için Atatürk ilke ve İnkılaplarını gerçekleştirmiş ve teker teker hayata sokmuştur. 1937 yılında sağlığı bozulan Ulu Önder Atatürk 10 Kasım 1938 yılında hayatını kaybetmiştir. Atatürk'ün ölümü tüm yurdu yasa boğmuş, 19 Kasım 1938 yılında tabutu Dolma Bahçe Sarayı'na getirilmiştir.
19 Kasım 1938 yılında Dolma Bahçe Sarayı'nda cenaze namazı kılınmış, cenazesi kalabalıkla beraber Gülhane parkına getirilmiştir. İzmit'te özel bir trene alınarak 20 Kasım 1938 Pazar günü Ankara'ya getirilmiştir. Burada 15 yıl boyunca Etnografya Müzesi'nde bekletilmiş ve 10 Kasım 1953 yılında büyük bir törenle şimdiki kabri olan Anıtkabir'e nakledilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder